Geçenlerde arkadaşlarla bir sohbet esnasında yönetmenliğini Stanley Kubrick'in yaptığı "Eyes Wide Shut" filminin konusu açıldı ve aslında arkadaşlarımın bir kısmının cidden öküzden farksız olduğunu anlayıp kendimden utandım. Ülkemizi şekillendirecek olan kişilere bakıp iç geçirmeden edemedim. "Arkadaş sen ne yaptın ki milleti eleştiriyorsun?" diyecekler için peşinen söyleyeyim:"Hiç bir şey yapmamış olmak, öküz olmayı gerektirmez".

Kubrick'i kaçınız tanıyor diye sorsam, herhalde neredeyse hepiniz tanıyorsunuzdur... Ne de olsa internet gençliğinin büyük bir kısmı entel takılmayı seviyor. Özellikle 18 - 25 yaş aralığındakilerin resmen taptığı yönetmenlerden biridir Kubrick ve onu sevmeden entel olunamaz(!) Anlamasak bile filmlerini onu sevmek, ona tapmak zorundayız. Filmlerinin sanatsallığı ve tematik oluşu üzerine saatlerce oturup manasızca konuşabilmeliyiz. Onu övüp, yere göğe sığdırmamalıyız... Ama Kubrick'e sorsak eminim:"Yeter ulan beni ilahlaştırdığınız! Bırakın bu entel ayaklarını, sevmiyorsanız adam gibi söyleyin; millete 'uuu baksana, çocuk Kubrick'i seviyor. O zaman var bunda bi halt' dedirtmeye çalışmayın" derdi herhalde.

Neyse, geleyim yazıyı yazmama sebep olan nefretin kaynağına... [Ama bak baştan söyleyeyim, yazıyı okuduktan sonra masonlar, illüminati, Stanley Kubrick, Eyes Wide Shut filmi ve kimi ünlülerin kaza gibi görünen ölümlerinin arkasında aslında nasıl bir gücün olduğuna dair az buçuk fikir sahibi olacaksın. "Ben zaten biliyorum" deyip havalara girme, oku da az biraz bilgin artsın. Bilmediğimiz şeyler varsa da söyle öğrenelim fena mı olur?] Eyes Wide Shut (Gözleri Tamamen Kapalı) filminin konusu aslında kadın - erkek ilişkileriymiş(!) Eğer filmi izlediyseniz ve son cümleme verdiğiniz reaksiyon:"E ne var bunda, üstad insan ilişkilerini destansı bir şekilde anlatmış" gibi bir şeyse, Allah aşkına yazının devamını okumayın. Sağ üstteki X işaretine basın. Olmazsa Ctrl+W kısayolunu deneyin. Unutun bu yazıyı, çıkarın aklınızdan... Siteye girmeden önce ne yapıyorduysanız ona deva edin.

Son bahsettiğim grubun dışında kalanlar yazıyı okuyabilir. ("Çıkın" dediğim gruptakiler arka odaya gidip orada biraz utandıktan sonra gelip yazının devamını okuyabilir. Aksi taktirde okumasınlar çünkü dillere sürülecek güzel biberler aldık site yönetimi olarak)

Nerede kalmıştık? He Kubrick değil mi? "Evet" deme hemen arkadaş onda değil "Eyes Wide Shut"ta kaldık düzgün takip etmiyor musun yazıyı?!

...filmin konusu aslında kadın erkek ilişkisiymiş. Kardeşim siz cidden rahatsız mısınız? Nasıl olur da bu filmin konusunun kadın - erkek ilişkilerini temel aldığını söyleyebiliyorsunuz? Film resmen masonluğun propagandası olarak piyasaya sürülmüş ve birkaç kendini bilmez densiz, filmin seksi temel aldığını söyleyip insanı çileden çıkarıyor. Hem de cümle şu:"Adam king abii. Üstad deli anlatmış beee". E be gerizekalı sen cidden film izlemeyi bilmiyorsun galiba. Bu cümleleri söyleyen belki binlerce insan var zaten. Bu güne kadar hiçbiri umurumda da olmamıştı ama böyle düşünen arkadaşları olur mu bir insanın yahu.

Filmde masonik o kadar öğe var ki yazmakla bitmez... Filme gelmeden önce "Clockwork Orange" filminin afişine bakmanızı öneririm. Bilmeyenler için söyleyeyim; "hani şu 1 doların sırrı" sloganları bir ara acaip moda olmuştu ya... İşte konu onunla ilgili. Aşağıda hem 1 doların üstündeki meşhur "tek göz", bir de "Clockwork Orange" filminin afişi var...

Horus* ile ne kadar birbirine benziyor değil mi? Yazının sonunda "Horus"un anlamını vereceğimi sanmayın. Yıldızı öylesine koydum. Ne demek olduğunu Google'ya yazıp öğrenin bir zahmet. Her şeyi devletten beklemeyin.

Bir uyarı daha; iki resim arasındaki benzerliği fark etmemekte ısrar ediyorsanız, cidden yazıyı okumaya devam etmeyin. Benzerliği -kör olmadığınızı varsayarak- fark ettiğinizi umup devam ediyorum...

Sayın Kubrick 1971 yapımı filminde dahi çeşitli masonik öğeler kullanmış. Daha ortada masonluğa dair haldır huldur konuşmalar yokken... İnsanlar henüz kompo teorileri üretmiyorken... Daha masonların sloganı olan:"Masonluk masonlardan öğrenilir" sloganı dahi bilinmiyorken...

Şimdi normalde yazımın tek bir ana düşüncesi olması lazım. Yani ya Kubrick'in mason olduğunu bilenlere hitap eden bir yazı yazacağım, ya da henüz bunu dahi bilmeyenlere, Hollywood'un kimlere hizmet ettiğinden bîhaberlere yönelik bir yazı olacak... Başlarken karar vermemiştim. Ama şu an, Kubrick'in mason olduğunu bilenlere yönelik bir yazı olmasına karar verdim.

Masonluğuna dair birkaç örnek verip hemen kaldığım yerden devam etmek istiyorum. Adam teee 1964 yapımı "Dr. Strangelove or: How I Learned to Stop Worrying and Love the Bomb" filminde dahi masonik semboller kullanmış. Yani sen daha portakalda vitamin bile değilken...

Her neyse.. Kubrick'in masonluğuna değinmeyeceğim yazının devamında. Bu konuyu merak edenler Google aracılığı ile kolayca öğrenebilir zaten. Ben daha çok ölümü ve son filmi üzerinde duracağım.

Kubrick'in mason olduğunu zaten bilenlerin en çok yanıldığı noktaya değinmek istiyorum... Genellikle Kubrick'in ölümünü trajik olarak nitelendirip, "masonları ifşa ettiği için illüminati tarafından öldürüldü. Yazık oldu adama; tam da doğru yolu bulmuştu" şeklinde düşünenleri görmek beni cidden çılgına çeviriyor.

Komplo teorisi üretmeyi seven genç ergenlerimiz, kafasını çalıştırıp Kubrick'in mason olduğunu anlayabiliyorlar(!) Ondan sonra böyle bi' afralar, bi' tafralar... Allah'ım Allah'ım... Kasım kasım kasılmalar falan...

Ulan gerizekalı! Sen mason olsan; hem de öyle üfürükten falan değil yani... Adamların ıncığını cıncığını bilsen, sonra onların içinden ayrılıp öyle bir film çeksen kiii, yıllar geçse de üstünden insanların halen masonluğa dair öğrenilecek çok şey olduğunu düşünmelerini sağlayacak bir film çeksen, ve bunu sözde masonları afişe(!) ederek yapsan, adamlar bunu anlamaz mı? Hem de filmin bir sahnesi gelmiş geçmiş en büyük masonlardan birinin kendi evinde çekilmişken...

Evet evet... Kitabın ortasından giriyorum belki ama filmin bir bölümü Rothschild ailesinin malikanesinde çekilmiştir. Filmde aynı zamanda Rockefeller'a da atıfta bulunulmuştur diyeceğim ama atıf değil, güpe gündüz Rockefeller ifadesi geçiyor cümlede! Rothschild ailesinin malikanesi de aşağıda, buyrun... Film karesi bu bi tarafımdan uydurmuyorum onu da belirteyim... (Bu iki ailenin kim olduğunu bilmeyenler resmin altındaki bilgilerden faydalanabilir)

Rothschild ailesi Rockefeller ailesinin "babası" desek yanlış olmaz... Bu iki ailenin adını duymadıysanız bu güne kadar, cidden bayağı boşa yaşamışsınız gibi bi' şey. Tam olarak boşa yaşamışsınız demeyelim ama bayağı bir yakınından geçmişsiniz diyebilirim... Tabii bu iki aileyi tanımamakla geçirdiğiniz süreyi faydalı işlerde harcadıysanız o ayrı... =)

Dünya'nın en zengin aileleridir bunlar. Tarih ve ders kitaplarından adı silinen ve o kıçındırık, sözde bilim adamı Einstein'den onlarca kez daha zeki ve yaratıcı bir bilim adamı olan Nikola Tesla'nın da finansörlüğünü yapan J.P. Morgan da zaten Rockefeller ailesinin şirketlerinden biridir ki bu gün elektriğe para veriyorsak bu şerefsiz Morgan'lar yüzüdendir bilginiz olsun. O yüzden bunlara aklınıza geldikçe küfür ederseniz sevinirim.

Konuyu dağıtmadan filme döneyim. Filmde illüminati üyesi ailelerin isimleri, masonlukta Hz. Süleyman'ın tapınağındaki kolonları temsil ettiğine inanılan "İKİ SÜTUN" (ki bu sütunlar farklı bir aleme aittir anlam itibariyle), sekizgen yıldızlar, güneş sembolojisi, damalı zeminler (bu da boyutlar arası geçişi sembolize eder) çok defa kullanılmış. Normalde bu belirttiğim ayrıntılar farklı bir yönetmenin elinden çıkmış olsa belki ortada bir tesadüf olduğu düşünülebilirdi fakat film, "dünyanın en uzun sürede çekilen filmi" olarak Guinness rekorlar kitabına girdi ve Kubrick'ten bahsediyoruz... Kendimizi kandırmayalım; bu adam ayrıntı delisi bir adam. Filmdeki tabloları bile kendi karısına özel olarak çizdirmiş bir adam... Her türlü ayrıntıya son derece önem veren bir adam masonlukla ilgili onlarca ayrıntıyı böyle bir filme neden soksun ki? "Tesadüf olabilir" diyorsanız eğer, lütfen siteden defolup gidin bir daha da gelmeyin böyle okuyucu istemiyorum ben...

He bu arada yukarıda belirtmediğim çok önemli bir ayrıntı daha var ki, o da masonların seks ayinlerinin bu filmde ayrıntılı bir şekilde ele alınması... Bilmiyorum gündemi takip eden kaç okurum var ama geçtiğimiz aylarda yurt dışında buna benzer bir seks partisi gerçekleştirildiğine dair ihbar alındı fakat polis, arazi özel mülk olduğundan dolayı müdahale etmemişti (gazetelerde falan haberi çıktı). Ülke adını falan hatırlamıyorum şimdi kusura bakmayın. Saat 04:39 bir de onu mu hatırlayayım yani şimdi...

Ayrıca filmde illüminati tarafından "seks bebekleri" haline getirilerek kullanılan şarkıcı, aktrist ve modellere de atıfta bulunuluyor. Bu kadınların "zihin kontrolü" ile nasıl yönlendirildiği, sıfırdan en tepeye kadar nasıl kısa sürede yükseltildiği ve hemen ardından nasıl alaşağı edildiği...

Marilyn Monroe, Michael Jackson, John Lennon ve Anna Nicole Smith gibi ünlülerin de nasıl kaza eseri(!) öldüklerini anlamak için de mutlaka izlenmesi gereken bir film...

Şimdi yazının başlığı ile en ilgili kısma geliyoruz... Yukarıda yazanlar ön bilgiydi çünkü o bilgiler olmadan, bu kısmı yazsam çoğu kişi bir nane anlamayacaktı ve "ne diyor lan bu?" diyecekti.

Yani Kubrick, masonlarla ilgili bu kadar üst düzey ayrıntıyı 1999 yılında çekilen Eyes Wide Shut filmine sığdırmıştır. Masonların sloganı olan "Masonluk masonlardan öğrenilir" ifadesini de düşündüğümüzde, eğer gerizekalının önde gideni arkada durmayanı değilsek Kubrick'in ne mal olduğunu şıp diye anlarız değil mi?

Benim anlamadığım, Kubrick'in mason olduğunu anlayanlar, nasıl bu filmin "Masonluğu afişe etmek için" çekildiğini ve masonların artık ifşa oldukları için Kubrick'i öldürdüklerini düşünebilmeleri... Arkadaş adamın mason olduğunu anlayana kadar çok iyi geldin de niye sonunu bok ettin ki şimdi? Dünya geneline yayılmış ve gizliden gizliye insanlara "biz sizi takip ediyoruz, gücümüzün farkına varın" mesajı vererek sürekli olarak komplo teorileri üretilmesini sağlamaya çalışan bir oluşum, elinde bu kadar güç varken Hollywood'u dahi yönetiyorken, neden kendilerinin ortaya çıkmasına müsaade etsin. Demek ki adamlar bunu istiyordu...

Yaygın görüş Kubrick'in eskiden mason olduğu, sonrasında ise masonluktan vazgeçtiği ve onları gizliden gizliye afişe ettiği şeklinde olsa da bana göre durum öyle değil. Bu adam en baba masonlardan biriydi ve masonluğun propagandasını yapmak için böyle bir film çektiler. Filmin çekim süresini de uzatıp Guinness rekorlar kitabına girmesini sağlayıp filmi daha da meşhur ettiler... Sonrası zaten çocuk oyuncağı... Filme "kör olmayan ve azıcık dikkatli herkesin kolaylıkla farkedeceği" masonik ayrıntılar ve ayinlere dair bilgiler ekleyerek illüminatinin gizli ve çok güçlü bir örgüt olduğu imajını verdiler. Bir iki fısıltı ve internet sayesinde tataaam...

Şimdiye kadar yazmadığım küçük bir ayrıntı var sanırım; Kubrick, bu filmi bitirip teslim ettikten 4 gün sonra ani kalp krizi teşhisiyle öldü =) Burada çok önemli bir husus var; ölüm sebebi. Ani kalp krizinin neden olduğu ölümler, özellikle Kubrick gibi kişiler söz konusu olduğunda hidrojen sülfür gibi zehirli maddeler aracılığı ile gerçekleşmekte... Yani Kubrick'in ölümü ve Eyes Wide Shut filmi arasındaki ilişki bu yüzden önemli...

Adamlar bir film hazırlayıp kendi propagandalarını yaptılar. Ve Kubrick'in kahraman olarak ölmesini sağladılar. Bir açıdan Kubrick'i kurban olarak da görebiliriz belki ama kesinlikle masum değildi... Yalnızca öleceğinden haberi yoktu. Onun da amacı, tıpkı arkadaşlarınınki gibiydi:"Biz çok güçlüyüz" demek yerine, insanlara:"Bu adamlar çok güçlü" dedirtmek.

Bir örnekle yazımı bitireyim... Birinin hırsız olduğunu anlamanın ilgi çekici bir yolunu söyler misiniz bana? "Sormak" değil yahu! Alırsın parayı, gizlice şekilde onun göreceği bir yere koyarsın. Ama kolaylıkla görmesini ve almasını istemezsin; biraz uğraşması iyi olur çünkü zor elde edilen şey hem inandırıcı, hem de kıymetlidir. Tıpkı erkekleri peşinden koşturan kızlar gibi. Elde etmesi zordur ama bir kere elde edersen... Bir kere elde edersen işte onun tadı başkadır! Adam parayı elde edene kadar çok uğraşır ama sonra kendi kendine ne kadar kabiliyetli ve zeki bir hırsız olduğunu düşünür. İnandırır da buna kendini. Hatta belki seni aptal yerine koyar. Ne hoş değil mi? O seni aptal olarak görüyor ama asıl aptalı göremeyecek kadar kör ve bir o kadar da manipüle edilmeye müsait... Zaten bu adamların da en güzel yaptığı şey manipülasyon. (Bkz. 2012 safsataları)