Ceddimiz olan Osmanlı ilk kurulduğu yıldan duraklama dönemine kadar olan dönemde almış olduğu askeri başarılarla kendinden tüm dünyada söz ettirmiştir ve bunun temelinde ise Yeniçeri Ocağı ve Tımarlı Sipahi sistemleri yatmaktadır.. Askeriyenin Osmanlı'daki öneminden, geçenlerde okuduğum bir kitapta şöyle bahsediliyor:"İstanbul'u fetheden Fatih Sultan Mehmet Han, İstanbul'a girişi sırasında din alimlerinden biri atının önünü keserek 'Sultanım İstanbul'u bizim dualarımız sayesinde fethettin' demiş. Sultan Mehmet han da alime kılıcını göstererek 'Bu kılıcın hakkının vermeyi de unutmamak gerekir' demiştir".
Osmanlı askeri sisteminin en önemli birimleri
- Tımarlı Sipahi
- Yeniçeri Ocağı
Osmanlı'nın en önemli askeri birimlerini oluşturmaktaydı. Peki bu birimlerin işleyişi nasıldı, ne kadar işlevsellerdi ve yok olmaları nasıl gerçekleşti, bir de onları ele alalım.
Tımarlı Sipahi
Tımarlı sipahi; Osmanlı'da toprak üzerine kurulan ve toprağı işleyenlerin devlet için savaş zamanına kadar baktıkları askerlerden oluşmaktadır. Bu sistem Avrupa'da burjuvazinin doğuşuna kadar çok iyi bir şekilde devam etmiştir. Burjuvazinin doğuşuyla bilindiği üzere avrupadaki feodal düzen yıkılmaya başlamış ve yeni bir sınıf ortaya çıkmaya başlamıştır. Yeni çıkan bu sınıf sanayiye önem vermiş ve Avrupa gelişmeye başlamıştır. Osmanlı'da ise savaşlardan kötü sonuç alınması ekonomiyi bozmuş ve tarımla uğraşan kesim zor günler geçirmeye başlamıştır. Halktan vergisini alamayan devlet bu işi, AYAN olarak belirlenen kişilerin devlete belli miktarda vergi vermesi sonucu onlara vermiştir. Ayanlar sistem olarak devletten daha katı kurallar takınmakta ve halktan vergisini almaktadır. Artan vergiler sonucun da halk işlediği toprağı terk etmek zorunda kalmış ve orduya yetiştirilen askerlerde sıkıtı yaşanmaya başlanmıştır. Bunun sonucu olarak toprağı terk eden köylüler hem devletin tarıma dayalı olan ekonomisinin bozulmasına hem de askeri sistemin sekteye uğramasına neden olmuştur.
Yeniçeri Ocağı
Yeniçeri ocağı; Osmanlının en güzide askeri birliklerinden birisi idi. Bu ocağa, devlet görevinde çalıştırılmak üzere yetiştirilen enderun mektebinden devlet görevine yerleşenlerden sonra kalanlar, asker olarak gönderiliyorlardı. Bu askerler maaşlı askerlerdi ve padişah her değiştiği zaman bu askerlere ulufe olarak belli miktarda para dağıtılıyordu. Osmanlı'da askeri sistemin bozulması ve savaşlarda başarıların azalması ve ganimetin düşmesi sonucunda askerler de ekonomik olarak düşüş olması sonucu sıkıntı ortaya çıkmaya başlamıştır. Ekonomini bozulması maaaşların ödenmesine ve taht değişikliğinde ulufenin dağıtılmaması ağalar başta olmak üzere Yeniçeri Ocağı'nın canını sıkmıştır. O kadar ki Yeniçeriler, Padişah Genç Osman'ı katledecek kadar ileriye gitmişlerdir. Sonuç olarak askerin disiplinsiz ve başıboş davranışları sonucunda 1826 yılında II. Mahmud tarafından Yeniçeri Ocağı tamamen ortadan kaldırılmıştır.
Bu yazıya 2 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre