Kitap okumanın faydaları saymakla bitmez. Aslında herkesin tavla, okey gibi oyunların yerine vaktini kitap okuyarak geçirmesi çok daha iyi olur. Özellikle ülkemiz dikkate alındığında bu argüman kesinlikle doğru olacaktır. Çünkü neredeyse her köşe başında bulunan kahvelerde insanlar saatlerini heba ediyor böyle gereksiz oyunlarla... Halbuki herkes kitap okusa, en azından kişi başına günlük kitap okuma miktarı 6 saniyeden daha da üst seviyeye çıkar.

Evet abartmıyorum.. Ülkemizde kitap okumak için bir kişinin ayırdığı ortalama süre günlük 6 saniye! Rezillik aslında. Bir de bazıları var ki bizi kültürlü, okumuş bir millet olarak görür. Özellikle yeni nesil üniversite öğrencilerini ele almak istiyorum. Dikkat edin pek çok ünivesite öğrencisi burnu havada dolaşır ortalıkta. Dünyayı fethetmiş edasıyla...

Mesela geçenlerde Kim 500 Milyar İster yarışmasının yeni versiyonuna Sabancı Üniversite'sinden biri çıkmıştı. Arkadaşı yarışmacı için "çok kültürlü, onunla konuşurken doyduğunuzu hissedersiniz" falan demişti de çok gülmüştüm :) İlk soru çok kolaydı ve seyirciye sordu. İkinci soruda da zaten elendi. Yani halimiz içler acısı... Okumadığımız için bilmiyoruz. İşin kötüsü; bilmediğimizin de farkında değiliz.

Hala "çok gezen mi çok okuyan mı bilir" ve "kitap okumanın faydaları nelerdir" gibi tartışmaların söz konusu olduğu bir toplum olsak da, yapılacak en güzel şey bence kısa sürede okumaya başlamak olmalı... Bir yerden başlamadıktan sonra kitap okumanın yararları ancak üzerinde yazılıp çizilen argüman halinde kalacaktır.