Bir zemheri vakti dar akşam
Eşikten öteye geçemeyen bir adımın ürkekliği
Kalmıştır emanet kim bilir,
Ya da hadsizce esen poyrazın hiddeti…
Yadigar olup kalan şimdi;
Seherlerin ıssızında can evini teselli.
Yeltenip bazı
Arzuhali kanadına alsa da bozlak,
Mızrabın çırpınışından öteye yetmez gücü.
Ser verip sırra dur diyen dağlar;
Sığınanı bağrında saklayan divaneler yurdu,
Bu ahvali de lisanınca yaz defterine,
Çiçeklenip yeşersin derelerce aksın bir zaman,
Yücelerinde soluklansın baharları.
Olur da bu esrar
Bağrını ezer sana dahi vermezse aman,
Yad ele aşikar etme! lal olsun dilin
Ve yine bir zemheri üzeri dar akşam
Kervan aldı yürüdü yükünü,
Yollar yoldaşını kuş sürünü bildi,
Zaman kılıcını biledi ozan sözünü,
Halden ancak hali har olan anladı.
Bu yazıya 0 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre