Yazar Olmak

Yazar olmak... Edebiyat ile az çok ilgisi olanların belki de en büyük hayallerinden biridir yazmak. Tabi işe direkt olarak roman yazmaya başlayarak adım atmak bir hayli zor. O yüzden genellikle hemen kitap yazmaktan ziyade, belli başlı sitelerde yazarlık yapmak daha kolay olacaktır. Normalde yazarlık gerçekten sanıldığı kadar kolay değil... Yani “gider bi’ kitabevine veririm 15 bin” diyerek olmaz :) He illa “yazar yahut şair olarak bir kitabım olsun, kimse okumasa da olur” diyorsanız benim yardımcı olma babında önerebileceğim bir yöntem var. Önerim; internette bulabileceğiniz ucuz kitap basım siteleri... Küçük bir kitap olsa da yeterli diyorsanız, 300 TL kadar masrafla siz de edebiyat dünyasına yazar olarak ilk adımınızı atabilir, en azından bir başucu kitabı bastırabilirsiniz.

[toc]

Ama ben “roman yazarı olmak gibi güzel şeyler düşünüyorum, kendimi edebiyat alemine olanca hızıyla atmak istiyorum” diyorsanız, o zaman kenarda köşede birikmişinizin olması şart :) Bu iş biraz da kabiliyet meselesi...

Yazar olmak isteyen bir dost...

Geçen gün edebiyat ile arası iyi bir dostum geldi yanıma. Bu sitedeki durumumu ve edebiyata olan ilgimi bildiğinden, roman yazarlığı ile ilgili düşüncelerini ifade etti. “Yazmak benim için bir tutku” kabilinden bir cümleyle söze girip “Mesela biri bana ‘yazmaya başla’ dese, kendimi anında bir hikayenin kahramanı olarak tahayyül edip güzel şeyler yazabilirim” diye devam etti. Kalemi kuvvetli biridir zaten. Hakeza hitabeti de öyledir... “Valla hacım, ben yazar değilim. İşin doğrusu, yazar olmak için neler gerekir onu da bilmem. Varsa kabiliyetin, bu konuda zaten çalışmalarını bi’ kitabevi ile paylaşarak neticeyi öğrenebilirsin. En nihayetinde yazar olmak isteyenler için ‘başla bakalım’ dendiğinde anında birşeyler kaleme alması şartı da yok” dedim. Biraz şevki kırılmıştı ki, tanıdığım biri ile irtibata geçireceğimi söyleyerek gönlünü aldım. Yakın zamanda bir kitap çıkarmayı düşünüyor. Zaten kitap bir süre önce tamamlanmış. Tek eksiği yönlendirme idi. İnşallah onu da halleder ve edebiyat dünyas bir değer kazanmış olur :)

Benim için yazmak...

Yaklaşık 12 yaşımdan beri internette çeşitli sitelerde yazılar yazıyorum ben de... İlk yazılarımı ücretsiz site hizmeti veren bir platformdan aldığım alanadında yazmaya başlamıştım. Sayısal bölüme gittiğine pişman olan biriyim zaten lise boyunca. Aslında o dönem düzgün bir edebiyat hocam olsaydı, belki herşey daha farklı olurdu. Fakat en nihayetinde lisede eşit ağırlık yahut sözel bölümünü tercih edenlere –tembel, kafası çalışmayan- gözüyle bakıldığı bir dönemin öğrencisiydim. O yüzden hiç düşünmeden sayısalı tercih ettim tabi ki :)

Her ne kadar yazarlık benim için son derece önemli olsa da, edebiyat hocamın her konuyu eninde sonunda Mustafa Kemal’e bağlayışı, beni edebiyattan soğutmuştu bir dönem. Öyle ki, yazılan kompozisyonlar dahi Mustafa Kemal’i övdüğü nispette puan alıyor, İstiklal Marşı’nın kafiye ve redifleri her yıl değişiyordu. E şimdi gel de edebiyat, yazar ve şairlik gözünde aynı değere sahip olsun. Sonuçta bu konu ile ilgili tanıdığın tek insanın vasıfları ortada, daha doğrusu ayaklar altındaydı...

İşte böyle çetrefilli bir lise dönemim vardı yazarlık ve kitaplara bakan yönüyle... Ama içten içe kaleme olan sevgim devam ediyordu. Farklı mahlaslarla yazmaya devam ediyordum. “Ne olmak istiyorum” sorusunun cevabını düşünürken, bir süre sonra kendimi birşeyler yazarken buluyordum. Yani bitmiyordu yazma şevki :)

Roman yazmaya başlamam...

edebi romanSonunda duramamış ve “neden bir roman yazmıyorum” ki diye sorar olmuştum kendi kendime. O zamanlar adı ÖSS olan sınavı kazanıp, Fatih Üniversitesi’nde İngilizce Hazırlık bölümünü tamamlamıştım. Bir anda karar verip kaydımı sildirdim ve evde sınava yeniden hazırlanmak istediğimi aileme söyledim. Onlar da sağolsunlar karşı çıkmadılar. Roman ve edebiyat ile olan ilişkim de bu dönemde had safhaya ulaşmıştı.

Ocak ayına kadar süren ders çalışma seanslarım, artık roman girişimi ile sekteye uğramıştı. Dan Brown ve Jean-Christophe Grange hayranlığım da hazır üst düzeydeyken “neden korku-gerilim romanı yazmyorum ki” diye düşünüp başlamıştım. Evde yılların eskitemediği pespaye bir bilgisayar vardı ve belki de o güne kadar hiç böylesi bir amaç için kullanılmamıştı. O güne dek oyun oynamak ve müzik dinlemek için kullanılan bilgisayar, sonunda kitap yazmak gibi bir amaca hizmet ediyordu. Birkaç aylık sürenin sonunda kitabım ¾’lük kısmı bitmişti sanırım. Bana, yazmaya başlamamı öneren, ‘yazmak gibisi yoktur’ diyen büyüklerimin de desteği ile başladığım gezi, nihayete ermişti; bilgisayar bozulmuştu. Ne yapıp ettiysem yazdıklarımı geri getiremedim. O dönem kendimi nasıl hissettiğimi anlatamam. Sonraları kendimi toparladıysam da “Bir daha töbe billah! Kitap benim neyime” demiştim bi’ kere...

Yazar olmak her ne kadar etkileyici görünse de, bu işin kolay olmadığını ilk o zaman anlamıştım :)

Edebiyatın şiir yönü ve ben

Edebiyat, sadece düz yazı anlamına gelmiyor tabi... Bu bağlamda 2008’li yıllarda başlayıp sekteye uğrayan şiirle iştigal etmişliğim de var. Mutsuzluğun, şiir yazma konusundaki motivasyonumu artırdığını ilk o zaman fark etmiştim. Kendimi boşlukta hissettiğim, yenidne üniversite sınavlarına hazırlandığım, yazarlık ile de ilgilenmeye başladığım dönem... Bir yandan kendi çapımda roman yazmaya devam ederken, diğer yandan şiir yazıyordum. Hoşuma da gidiyordu. İşin güzel yanı, okuyanların da hoşuna gidiyordu. Bu şekilde 2010’a kadar devam etti sanırım şiirlere olan eğilimim. Sonra melankolik olmaktan rahatsız oldum ve şiir yazmayı bıraktım. Şiir yazacağım diye mutsuz mu olacaktım canım :)

İngilizce makalelerde edebiyatın rolü

Yakın arkadaşlarım yazdıklarımı beğeniyordu. İyi güzel de bu bir ölçü müydü? Değildi tabi. O yüzden ben de bu konuda ne düzeyde olduğumu anlamak için, çeşitli websitelerinde yazarlık yapmaya başladım. Başlarda ücretsiz şekilde yazdığım yazılara, bir süre sonra artan talep doğrultusunda çeşitli teklifler gelmeye başladı. Yazılarımı sitesinde yayınlamak isteyenler ücret talep ediyordu. Benim için herhalde bu alandaki dönüm noktası da aynı döneme denk geliyordu...

Büyüklerimin yönlendirmesi ve “yeteneğin var, paraya çevirmen için teklif geliyorsa değerlendirmelisin” direktiflerinin etik olup olmadığını düşünerek ilk ciddi adımı atmıştım sanırım. Artık işi ticarete dökmüştüm. İş verenler ingilizce makale istiyordu. İngilizcemin de kör-topal düzeyde oluşu ile birlikte hatırı sayılır miktarda para kazandım diyebilirim bu işten. Bi’ edebiyat romanı yazmıyor, kendime ait bir kitabım olmuyordu belki ama ek gelir elde ediyordum. Aynı zamanda ingilizce konusunda da merhaleler kat ediyordum.

Türkiye’nin önde gelen sitelerinden yazarlık teklifleri

yazarlikÜye olduğum sitesinin de etkisiyle birlikte yazmak benim için daha büyük anlamlar ifade etmeye başladı. Sadece maddi büyüklük değil kastettiğim tabi :)) Birçok sitede yazarlık yapıyor, ürün tanıtımları yahut bilgim olduğu konularda yazılar yazıyordum. Yalnız iş öyle bir noktaya gelmişti ki, bilgim olmadığı konu neredeyse kalmamıştı. Bu işin bana en büyük yararı da bu oldu zaten.

Aklınıza gelecek her türlü sektörel konu ile ilgili bilgi edinmeye başlıyorsunuz bir süre sonra. Başlarda bilginiz olmadığı konuları araştırmanız gerekiyor ve bir süre sonra onlarla ilgili kitap yazacak hale geliyorsunuz. Samimi söylüyorum bunu... Birçok sektörel konuyla alakalı binlerce yazı yazdım. Olmayan genel kültürüm, artık bir seviye kazandı bu işler sayesinde belki de :)

Çeşitli program, kültür-sanat, edebiyat sitelerinde yazarlık yapmaya başlamıştım. Sosyal ağların, özellikle de Twitter’ın büyük katkısı oldu yazarlık konusunda bana. Kastetteğim şey, 140 karakter edebiyatı değil bu arada. Yanlış ifade etmeyeyim kendimi... Zira şu an Twitter’da elinizi sallamanıza bile gerek olmadan güzel söz uzmanı ve şair pek çok kişiye denk gelmemek mümkün değil.

İnternette yazar olmak

internet yazarligiYani bunca yıllık deneyimle söyleyebilirim ki; internet söz konusu olduğunda yazar olmak çok daha kolay. Bir yerden başlayınca, kapı kapıyı açıyor. İnsanın önüne birçok imkan çıkıyor. Yıllar önce kitap yazmak için girişimlerde bulunmuş, büyük hayal kırıklıkları ile sonlandırmıştım. Ama şimdi bu konuda hatırı sayılır ölçüde deneyim kazandım. Şiirden nesire pek çok yazı yazdım. Sadece bu sitede, yanlış bilmiyorsam, 500’den fazla yazım var. Buradakilerin haricinde bugüne kadar 10000’den fazla yazı yazdım. Hepsi de internet sayesinde oldu.

Yıllar önce roman ve edebiyat konusunda büyük hayal kırıklıkları yaşadım. Ama kim bilir... Bugünlere gelirken karşıma çıkan imkanlar devam ettiği ve ilham konusunda problem yaşamadığım takdirde belki ileride bir gün, o çok istediğim ama yazamadığım roman da