Bir İhtiyar Bekleyiş

İhtiyar yeni açmıştı gözlerini güne

Yine sol yanı boştu

Kasvet dolu gözlerle baktı

Göremedi yine sol yanıyla sardığı

Ömrüçesini

İç çekti uzun uzun

Her geçen gün bir kırışık daha oturuyordu yüzüne

Bir hasret daha dağlıyordu kalbini

Her gün, bir yaprak daha düşüyordu saçlarından

Ne çok özlemişti oysa,

Ne çok zikretmişti kalbi ıssızca

Bir yolculuk taşıyordu düşünceleri

Her gün, bir adım daha yaklaşıyordu ihtiyar

Yeni kaybetmişti gönül pervanesini

Oysa ona, asır bağlı dakikalar eşlik ediyordu

Ne yemek ne içmek düşüyordu aklına

Kavuşmak tek akıl meşgalesi olmuştu ihtiyarın

Bir sabah göz kapaklarının isyanını bekliyordu

sabırsızca

Bir sabahtı hayali kavuşması

Gün, bir sabah ışık merasimi yapmayacaktı ona

Gün, bir sabah elveda diyecekti üstünden geçerken

Sisli dağları izliyordu, yıllanmış penceresinden

Bir gazel düştü sonra ihityarın diline

Hafifçe mırıldandı;

"o gün gelecek elbet sevday-ı şahikam

işte o gün yolculuk var yedi kat arş-ı makam"