Umudunu kuytu köşelere saklayan ben,
Bir saat önce oturduğum yerden bi' türlü kalkamamıştım.
Gözüm saatte evet, vedalaşmak için erken...
Biraz daha, biraz daha derken,
Bast-ı zamandan yanaydı öbür yanım
Sahi, bu zamana kadar nerdeydi aklım?
Bi' valizle kapıdan çıkıp gidecektim işte.
Oldu bittiye getirecektim her şeyi
Kimsenin ruhu duymayacaktı bile
Arkama dönüp bakmak...
Hayır, onun hâyâlini çoktan haram saymıştım kendime.
Artık şükreder haldeydim,
Harama, hâyâllerimde dahi yer ayırmama izin vermeyene.
Çok şükür, çok şükür be...
Havf-recâ arasında mekik dokuyan ruh halim,
Yerini masumların gözlerindeki mutluluğa değişmişti.
Ve bilirdim dengenin adıydı dua, değişmezdi
Haydi açsındı artık tüm kapıları, birini kaparken binini açan.
Bu saatten sonra yâr bana yar olsundu
Ve yeryüzünde açılan her bir yaradan,
Sanki müsebbibi benmişim gibi, hesap sorsundu Yaradan.
Bu yazıya 6 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre