Kıskançlık

İnsanları eleştirmenin çok genel bir konu olarak herkesin de eleştirdiği bir husus olduğunu biliyorum. Kıskançlık doğuştan değil, sonradan öğrenilen ve birçok insanı etkileyen, rahatsız eden bir duygudur. Kıskançlık insanların aralarını bozan ve ön yargılara neden olan bi' şeydir aslında. İnsanlar, yargıladıkları kişilerin hakkında en ufak bir şey bilmeden konuşurlar, ve yaptıkları tek şey ise ön yargı kurbanı olmaktır.

Bu en yakın arkadaşlar için de geçerlidir. İnsan sahiplendiği "benim arkadaşım kimsenin arkadaşı olamaz" dediği kişiyi kimseyle paylaşamaz. Hele ki çok canayakın bir arkadaşınız varsa, başınız dertte demektir. Onunla arkadaşlık kurmak isteyen o kadar kişi varken sizin onu, onun ise sizi seçmesi harika bir durumdur. Ama KIS-KANÇ-LIK... Her şeyin harikalığını berbat eden tek şey KISKANÇLIKTIR.  Elinizden kayıp gider onca anı, arkadaşlığınız, kardeşliğiniz... En önemlisi de o kadar geçirdiğiniz güzel günlerin, kıskançlık yüzünden boşa gitmesidir.

Eski ama hala arkadaşınız olabilecek kişiye sorun klasik cevap "geçirdiğimiz günleri ben de unutmadım"... Anılarınızı, geçirdiğiniz günleri unutmamış olabilir ama artık sizinle değil, yeni arkadaşlarıyla mutludur. En kötüsü de sizin gözlerinizin önünde gülmeleri ve mutluluklarıdır.

Mutluluk sizinle ESKİ en yakın arkadaşınız değil, onun YENİ en yakın arkadaşlarının olmuştur. Belki onların mutluluğuyla mutlu olmak istersiniz ama o grupta mutluluğunuzu bozacak tek kişi vardır. İşte o kişi belki mutlu olacağınız kişiyi kışkırtarak emeline ulaşmıştır. Her şeyi alt üst edip hayatınızın mahvolmasına da KISKANÇLIK sebep olmuştur...

SENA İLGÜN :)