Bir dahaki sefere,

İstemem barışın olmadığı bi' dünyaya gelmek

Aynı kayığa binip, sağ küreği değil de

Soldakini çekmek...

Bu sudan içersen ömrü billah burda kalırsın!

Diyenlere inat, kana kana içmek...

Bir dahaki sefere,

İsmiyle müsemma dedirtmem kendime

Unutturmam şükrü, bana bu güzelliği bahşedene

Oturup seyretmem gözyaşları hıçkırıklara boğulanı.

Ben de ağlarım; dertse dert, gözyaşıysa gözyaşı

Söz bir daha kalkışmam boyumdan büyüklere.

Boyum neyse de büyük olan, bana sabredendi en nihayetinde.

Zeminin kayganlığını dert edinmem kendime

İllâ ki kayıp düşeceksem bile şükrederim söz,

Dünyanın bütün yükünü sırtımda taşımama izin vermeyene.

Kalbi plastik şişe gibi görmem mesela

Ağzımdan çıkanı her kulağım duymayışında,

Geri dönüşümle onu tekrar kazanmak gelmez aklıma.

Unutmam, kırılan kalp eskisi gibi olmaz bir daha

Söz, söz de saat kaçta bir dahaki sefer?

Yok mu dönüşüm, geçti mi son vapurlar yoksa?