“Ermenek'teki maden 18 işçiyi aldı. Madenin sahibi Saffet Uyar ortaya çıktı. Avukatı "Devlet hatalı" dedi. Ancak devletin madeni denetlemek için gönderdiği müfettişleri “rakı masasında” ağırladığını hatırlamadı”. (1)
Tanıdık acılar…
Tanıdık kaçmalar…
Tanıdık savunmalar…
Tanıdık saçmalamalar…
Tanıdık “din” su istimali…
Tanıdık “devlet - işyeri” ilişkisi…
Tanıdık mevzuatı rakı vb. ile yemeler…
Ve TANIDIK ACILAR…
Tarifsiz acılar…
Çekmeyenin yeterince bilemeyeceği, vicdanı olmayanın hiç anlayamayacağı acılar…
Dayanılmaz, onarılmaz acılar…
Yetimin "babasını" geri getirebilir misiniz?
Bir hanımın eşini geri getirebilir misiniz?
Bu soruların cevabı net ve belli…
28 Ekim'de Karaman'ın Ermenek ilçesindeki bu acıyı herkes işitti. Şahit oldu. Gördü. Üzüldü.
Gerekli önlemler alınmamıştı. ALDIRILMAMIŞTI. Çünkü “devlet” önlem alınmadığı zaman “aldırandır”, gidip “rakı masasına” oturan … değildir.
Konu Müslümanlıksa, Müslümanlık rüşvet hiç değil, rakı hiç değil, işçinin hakkını yemek hiç değildir…
Yazık o maden emekçilerine!
Devlet olmak, “öldüğünde cenaze bulmak değil”, “vatandaşının sağ kalmasını” sağlayabilmektir.
İş adamlığı, Mercedes ile caka satmak değil -en azından- canına kastedecek şekilde işçinin emeğini/hakkını yememektir.
(1)http://www.habervaktim.com/haber/394761/yuzsuzlugun-bu-kadarina-pes.html
Not: Allah cc rahmet eylesin, ailelerine sabır versin.
Bu yazıya 0 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre