Sizlere Aziz Nicholaus'tan bahsetmek istiyorum. Aziz Nicholaus milattan sonra 250-300 yıllarında Antalya-Patara kentinde dünyaya geldiği bilinmektedir. Maddi durumu oldukça iyi olan bir ailenin çocuğudur. Evet size yaşam öyküsünü anlatmayacağım tabi ki. Fakat bir çoğumuzun aklında şu var:"Neden yılbaşı kutlayabiliriz ki?"

Aziz Nicholaus 4. yüzyılda daha Hristiyanlığın hak dini olduğu zamanlar... Ve daha o zamanlar zaten Hz. Muhammed (S.a.v) yaşamamıştır. Yani şu ki Aziz Nicholaus kimseyi İslamdan döndürmeye çalışmamıştır. Yaşadığı dönemde onun yaydığı din Hak olanıydı zaten. Aziz Nicholaus çocuk yaşta öksüz kalmıştır ve Başrahip olan amcası onu tanrının hizmetine davet etmiş, çok istekli olduğunu görünce papaz yapmıştır. Hristiyanlıkta her Azizin kendine özgü bir özelliği vardır. Aziz Nicholaus da fakirlere yaptığı yardımlarıyla bilinir. İstediğini yapabilecek, isteği rahatlığa sahipken onun tek isteği halkın sıkıntılarını, dertlerini ve en çokta çocukların mutluluğunu istemesiydi.

Şunu da söylemeliyim ki Yılbaşı ve Noel birbirinden farklıdır. Yılbaşı yeni bir yıla girmenin sevincini yaşamak iken Noel ise 24 Aralık gecesi kutlanan Hz. İsa'nın doğumu olarak kabul edilen gündür. Aile fertlerinin, çam ağacının altına hediyelerini koyarak ve o geceyi eğlenceli geçirirler. Çocuklar ise Noel Babanın geleceğine inanarak beklerler. Tabi ki 24 Aralıkta dini amaçlı yapılan kutlamalar, 31 Aralıkta ki yapılan Yeni yıl kutlamaları tamamıyla birbirinden farklıdır.

BU SEBEPLE: Diğer dinler ile bir derdimiz varsa bu derdimizi muhatapları ile çözmemiz en doğrusu. Yaşadığı dönemde Hak olan bir dine hizmet etmeye çalışmış bir azize senelerce sonra küfür edip, onu aşağılayıp İslamı savunmaya çalışmakta doğru olmaz. İslam gıybet ederek, ölmüşün arkasından olumsuz sözler söylenerek savunulmaz...

Hiç olmazsa bu yıl sağduyulu olup, bir Fatiha okuyalım Aziz Nicholaus'un ruhuna...

Şimdiden yeni yılın sizlere hayır, kazancınıza bereket, yüreğinize merhamet ve tüm sevenlerinize sağlık getirmesini dilerim...