Doktor

Doktorların mesafeli ve duygusuz insanları olduğunu düşünürüz çoğu zaman. Bu bize hep böyle yansımıştır.Birçok kitap, film, dizi ve oyunda da doktor yer alır, evet; ama önlüğünü uçuşturarak gelir başını iki yana sallar hastayı kaybettik gibisinden bir cümle kurar ve hasta yakınlarını acı içerisinde bırakıp gider. Yabancıdır doktor, soğuktur. Hissetmez sanırız. Belki bu hafif grenli görüntü bu düşünceyi değiştirebilir.

Image title

Fotoğraf NickMoore911 adlı kullanıcı tarafından Reddit'te paylaşıldı.Açıklamada ''Bu adam hastasını kurtarmayı başaramadı.'' notu yer alıyor. Doktor çaresizlik içinde duvarın dibine çökmüş, hastasının kaybının verdiği derin üzüntüyle baş etmeye çalışıyor.Yürek burkan bir görüntü...

Kendisi de acil servis çalışanı olan Nick Moore açıklamasına ''Bu bizim çalışma alanımızda sık karşılaştığımız bir durum. Kaybettiğimiz hastalar ya çok yaşlı ya çok hasta ya da ikisinin bir kombinasyonu olur. Bu hasta 19 yaşında öldü. Yani onun için bazen gerçekten darbe bırakan çağrılardan biriydi.'' şeklinde devam etti.

Moore: Bu fotoğrafı sosyal medyada paylaştım. Çünkü bu an ölüm yaşam arasında çabalayan bir mesleğe sahip olmanın nasıl olduğunu gösteriyor.
Hastanın veya doktorun kimliğini açıklamayan Moore ekledi: "Birkaç dakika içinde doktor başını tekrar dikleştirerek içeri yürüdü."

Paylaşılmasının ardından fotoğraf  sosyal medyada hızla yayıldı ve bir çok sağlık çalışanı bu fotoğrafın altında anılarını paylaştı ve düşüncelerini dile getirdi. İki tanesini sizin için çevirdim. Fotoğrafın paylaşıldığı reddit sitesinde daha fazlasına erişebilirsiniz... 

Smeee 
Acil servis çalışanı burda...
İnsanların hayatlarını kurtarmak için yıllarca eğitiliyoruz ve bunu elimizden geldiğince yapıyoruz. Resüsitasyon (veya yaşam desteği, solunum ve dolaşımın sağlanması için yapılan müdahaleye denir.) Bizim için kökleşir ve mekanik bir hal alır. Hastalarımız için empati yapıyoruz evet, ama kendi duygularımızı bir kenara koymak zorundayız. Çünkü ani duygu geçişlerini hissettiğimizde -bu öfke olabilir yoğun üzüntü veya gurur- bu bir sonraki hastaya tutumumuzu etkileyebilir.
Hastalar gelecek ve gidecek bir çoğunu kurtaracağız fakat bazılarını da kaybedeceğiz. İşte bu an bu tek an aslında hissettiğimizi bildiğim an.
Burada genel konuştuğumu biliyorum ve hepimizin aynı olmadığını da biliyorum. Ancak bizim mesleğimizde hiçbir şey sevilen birinin öldüğünü aile üyelerine söylemek kadar zor değildir.
Bana entübasyon yapılacak kanamalı solunum yolu verin, kimsenin damar erişimi sağlayamadığı dünden intravenöz terapi alması gereken bir eroin bağımlısı verin, bana anafilaksili çocuk verin ama bana beklenmedik ölüm vermeyin.
Hasta ölebilir. Biz sadece elimizden geleni yaparız ve en iyisini yapmış olmayı ümit edebiliriz.Ama o anda resüsitasyonu durdurursun ve etrafına bakınırsın.Sonra ayakkabılarını kontrol edersin kan bulaşmadığından emin olmak için. Derin bir nefes alırsın çünkü biliyorsun ki aileye hayal edebilecekleri en kötü şeyin olduğunu söylemek zorundasın.Ve o an hissettiğim an. Gerçekten fotoğraftaki adam gibi hissettiğim an...


Bir başka yorum:
...
Çoğu zaman insanlar bana soruyor tıptan mühendisliğe geçtin, büyük bir sıçrama bunu neden yaptın?
Onlara daima gerçeği anlatıyorum. Belki harcamak istediğimden daha fazla para harcarım veya fazla zamanımı alır ama bir makineyi her zaman tamir edebilirim. Bu insanlar için doğru değil.
Kalbin durmasından sadece dakikalar sonra oksijenin beyne akışı durur ve eğer kalbin ve akciğerlerin fonksiyonlarını aktif bir şekilde devralıp önleyemezseniz, nörolojik hasar başlar.
Nörolojik hasar tamir edilemez. Beyin ölümü gerçekleştiğinde hasta gitmiş demektir. Hatta sihirli süper bilim makinesine sahip olsaydınız ve her şeyi tamir etseydiniz bile az önce orda duran adam hala ölü olurdu. Şu anda bile tahmin edebiliyoruz ki beynin kayıp durumunu tersine çevirebilecek bir mühendislik yok. Belki bu bir gün mümkün olabilir. Ama bizim zamanımızda değil.