Çılgınlığın kokusuna düş kâbuslarını harmanla,

Yürüyüşlerinle sıfatsız yollara cennetler işle,

Sarmaşık yağmurlarınla hüzünsüz sevinçlere zıpla,

Tıkanmışlıkta yasaklanan otları demle...

Sensin... Giden de gelen de… Çizen de, yazan da!

Ben diyen Sen... Bende değilim diyen Sen!

Bal kılınmış gönüllerin şifasından geç,

Tabansız ayaklara, gökyüzü halısı ser,

Gözyaşlarını, kansız sulara yıka,

Biçimsiz yüreklere, tebessüm duvarı tıka…

Sensin...Yaşayan da yaşamayan da…Tamamlılık da, tamamsızlık da!

Dermanlı dertlerine derman Sen… Dermansız dertlerine derman Sen!

Kulaksızlığa gömdüğün şahitlerle,

Eksilişleri hoş gören mücadele ruhuyla,

Sakat romanların mutluluklarına boyun eğen...

Sen... Doğrusuzlukların aşikarlığında inatlaşan… Bilen ile bilmemezliğin koynunda uyuyan… Koca Git’i parçalayan!!!