Ailenin Önemi

Aile toplumun en küçük topluğudur. Aile tanımı denince akla ilk anne-baba ve evlenmemiş çocuklardan oluşan çekirdek aile modeli gelir. Günümüz şehir hayatında yaygın olan çekirdek aile modelidir. Daha dar anlamdaki bir aile topluluğunu ifade ettiğinden çekirdek tanımlaması kabul görmüştür.

Aile Modelleri

Türk aile yapısında ilk olarak iki temel aile yapısı ortaya çıkmaktadır. Bunlar; Küçük Aile ve Geniş Aile’dir. Kentlerde yaşayan çekirdek aile modelleri Küçük Aile yapısına dahildir. Akrabalık bağlarının önemini yitirdiği, daha çok çalışmaya ve ferah bir hayat sürmeye odaklı çalışılan bir aile tipidir. Türk toplumunda modernleşme anlamında değişime ayak uydurmak adına küçük ailelerde de değişimler olmuştur. Ancak geleneksel Türk aile yapısının özellikleri birçok küçük ailede yaşatılmaktadır. Her ne kadar toplumda küçük aile kavramı hızla artmış olsa da geleneksel yaşam tarzlarında toplumun koyduğu normlar çerçevesinde bir yaşam sürdürülmeye çalışılmaktadır.

Geniş Aile yapısı da genelde kırsal yerleşim yerlerinde yaşayan aileler için uygun bir tanımlama olacaktır. Yerleşik hayata geçiş dönemiyle başlayan Büyük Aile kavramı, köy ve kasaba gibi yerleşim yerlerine yaşamaya başlandıktan sonra gelişme göstermiştir. Tarıma dayalı bir çalışma şekli belirleyen toplumlar genelde Büyük Aile şeklinde yaşarlar. Büyükbaba-Büyükanne ve çocukları, damatlar, gelinler ve torunlardan oluşan aile fertleri bir arada yaşamaktadır. Daha ataerkil bir aile tipidir. Erkeklerin daha çok söz sahibi olduğu, çocuk sayısının fazlaca güç gösterdiği sayıldığı bir aile modelidir. Fakat, II. Mahmut döneminde ortaya çıkan toprak reformuyla beraber çıkan kanunla toprakların erkek çocuklarına eşit dağıtılması kanunu ile beraber bu tipteki Büyük Aileler yerini Kök Aile modeline bırakmış olsa da, günümüzde hala farklı bölgelerde Büyük Aile modeli altında yaşayan ailelerin sayısı azımsanmayacak kadar çoktur.

Aile yapılarına çağımızda bir de Geçiş Aile modeli eklenmiştir. Kırsal ve tarımsal alanlardan kentlere göç ederek gecekondu ortamında yaşayan aile tiplerinin tanımlamasıdır. Bu tip ailelere 1980 sonrasında yaşanan göç olayları sonrasında daha çok rastlanmış olup farklı bir aile yapısı ile beraber farklı bir toplum kültürü  de oluşmuştur. Kır-Kent kültürü arasında yaşamını sürdüren aileler kendi çevrelerini buna göre şekillendirmişlerdir. Öyle ki; bu durum 1980’lerden sonra çekilen birçok sinema filmine dahi konu olmuştur.

Ailenin Önemi

Aile kelimesi her ne kadar dört harfli olsa da anlam açısından içeriği oldukça geniştir. Güçlü ve değer yargıları sağlam toplumların oluşması aile ortamlarının iyi olmasından geçer. Yeni doğmuş bir bebeğin içinde bulunduğu ailenin kalitesi onun yeni başlayacağı hayatının şekillenmesinde önemli roller üstlenmektedir. Çünkü bir insan hayatta ilk ve en önemli eğitimi aileden alır. Ve hiçbir bebek kendi ailesini seçmek gibi bir şansa sahip değildir. Bu nedenle ailenin vereceği; ‘ahlak, inanç ve iyi bir insan olmayı’ kapsayan eğitimler toplumun da şekillenmesinde etkili olacaktır. Günümüzde doğarken ailesini seçemeyen birçok çocuk, şuan hiç de adil olmayan yaşam şartlarında hayatların sürdürmektedirler. Bazıları ise onlara öğretilen sözde doğrularla, topluma zararlı işlerin peşinde koşuşturmaktadır. Toplumun sağlıklı yapısını bozan bu eğilimler, çocuklarını faydalı bir insan olarak yetiştirmek için çabalayan aileleri endişelenmesine sebep olmaktadır.

Türk Aile Yapısı

Geleneksel Türk Aile yapısı, büyükbaba-büyükanne ile beraber onların çocuklarıyla ve torunların bir arada olduğu aile modelidir. Bunu Geniş Aile kavramı olarak da adlandırabiliriz. Türk aile yapısında da çocuk Türk Kültürünü ilk olarak aile fertlerinden alır. Ebeveynlerin bu konuda katkıları Türk Aile yapısı için önemli bir unsur oluşturmaktadır. Bilgi ve deneyimin bu orantıda arttığı Geleneksel Ailelerde o nedenledir ki bir çocuğun ilk okulu ailesidir. Türk aile yapısında örf ve adetlere dayalı bir yapı belirse de, günümüzde artık çağdaş toplumun getirdiği bir dizi yenilikte Türk Aile yapısı içinde olabileceği kadar olmaktadır. Bunun sınırları da yine belli başlı kurallarla belirlenmektedir. Türk Aile yapısını bozmayacak fakat yeniliklerden de uzak kalmayacak şekilde, çağdaş toplumun getirileri de Türk Aile yapısında yer bulmaktadır. Saygınlık, din, eğlenme, manevi ve maddi açıdan yaşanan sorunlar Geleneksel Türk Aile yapısının kapsadığı işlevler konusunda ne kadar geniş bir etkileşiminin olduğunu göstermektedir. Ayrıca çocuk da Geleneksel Türk Ailesinin genişlemesi ve varlığını sürdürmesi açısından çok önemlidir.

Türk Aile Yapısını Kayıp Mı Ettik?

Eminim birçoğumuz son zamanlarda toplumun ne kadar bozulduğundan yakınıyorsunuzdur. Özellikle de yaşça büyük olanlar ‘bizim zamanımızda böyle miydi’ söylemini çokça kullanmaktadır. Toplumun bozulmasının en temel nedeni aile hayatlarının bozulmasından kaynaklanmaktadır. Yaşamın ilk dakikalarından itibaren birlikte olunan aile kurumunun bozulması demek gelecek nesillerin de bozulması anlamına gelmektedir. Aile kurumunun bozulmasına birçok neden sebep olmuştur kuşkusuz. Bunları bizler de toplumun kendi içinde fark edebiliyoruz. Birçoğumuz kendi ailesinde bile eskiye kıyasla ne çok değişiklik olduğunu fark ediyordur. Aslında asıl olan sorun değişimin kendisinden değil de nasıl bir değişim yaşandığı ile ilgilidir. Türkiye sanayileşmekte ve bununla beraber gelişmekte olan bir ülkedir. Bilim ve teknoloji konusunda ürettiğimiz bir icat olmadığı gibi, dünyaya hâkim olan bilim ve teknolojiyi kullanırken başarılı olmadığımız acı bir gerçektir. Dünya ülkeleri ile aynı teknolojik gelişmeleri paylaşsak da, kullanım konusunda fazlaca eksik taraflarımız bulunmaktadır. Ne yazık ki Türk Aile yapısının bozulmasında bu bilim ve teknolojilerin rolü büyüktür. Özellikle cep telefonları, bilgisayar ve bunlarla birlikte kullanılan internet nedeniyle toplumun farklı kesimlerinde geriye dönüşü olmayan sorunlar ortaya çıkmıştır. Gelinen bu günkü noktada internet ve diğer sosyal ağların aile yaşantıları üzerinde yarattığı olumsuz etkileri basın yayın organlarından izler olduk. Bunun yanı sıra medya yayın organları da Türk Aile Yapısıyla örtüşmeyen yayınlar yaparak (diziler, filmler, yabancı filmler) toplumun değer yargılarını yavaş yavaş değiştirmeye başlamışlardır. Bunun sonucunda da birçok aile dağılma noktasına gelmiş ve boşanma olayları artmış bulunmakta ya da çok fazla aile için sorunlar ortaya çıkmaktadır. Çoğu Avrupa ülkesinin kayıp ettiği aile kavramı ülkemizde de yok edilmek istenmektedir.

Artık bireyselliğin daha çok ön planda olduğu aile yapıları topluma hâkim olmaktadır. Geniş Aile yapıları yerine çekirdek aile modelleri tercih edilmektedir. Artık yapılan evliliklerde de tercih edilen evler iki kişilik küçük ev modelleridir. Aile büyüklerinin bayramlarda gelenek olduğu sürece ziyaret edilmesi cazip hale gelmiştir. Oysa Geniş Aile modellerinde bu durum tam tersidir. Aile büyüklerinin de aynı evde yaşadığı Geniş Aileler aile içi bağların daha sağlam oluşmasını sağlamışlardır. Oysa günümüzde bayramdan bayrama ziyaret edilen büyükler, sadece çekirdek aile modellerini benimseyen yetişkinler ve bu ortamda sıkışıp kalan çocuklar ile yozlaşan bir toplum oluşturulmaktadır.

Bir tarafta çağdaş olmak için zoraki girmek istenilen kalıpların yarattığı uyum problemi, diğer tarafta ise çağdaş toplumun getirdiği olumlu gelişmeleri kabul etmekte zorlanan sözde gelenekçiler toplumun bazı kesimlerinde bir karmaşaya sebep olmuşlardır. Hem çağdaş hem de kendi kültürünün ve manevi değerlerinin güzelliklerini yitirmeyen toplum kesimini azınlık olarak ifade etmek doğru bir ifade olacaktır.

Unutulmamalı ki Aile bir milletin en önemli birincil güç birliğidir. Bu birliğin bozulması, o milletin bütün değerlerinin bozulmasına neden olacaktır.

Sevgilerlerle..