Büyümüşüz

  Keşfedişler yeni yolların açılışı şu hayatta. Derya derlerdi de kıyısında duran bana çok öyle gelmezdi. Yavaş yavaş hissetmeye başladık sanki derinliği. Hissediyoruz demiyorum, adım atma süreci galiba. Bu sürece de tahminimce gözlerin dolmaya başladığı saniyeyle girmiş, maalesef yük yüklenme sırasına adımızı yazdırmış oluyoruz.. Kimisini yedisinde selamlayan, bazısının otuzunda bile uğramasa da kapısına, son yolculuk öncesi kesin bir tıklar büyümek acizliği. Acizlik evet, insanı çocukluk krallığından büyümüşlük, sözde olmuşluk girdabına itiverdiği için...

  İşte kelimeler zar zor gidiyor, ağır kalıyor bu sıkılmışlık yolculuğuna. Zorluğunu insanların yüz ifadelerindeki ekşimeden anladığın matematik problemleriyle eğlenen zihnime, bilmem kaçıncı dereceden bir denklem gibi geldi de şu büyümek zanaatı, uğraştığımda eğleniyorum zannederken bir pire gibi beynimi yediğimi tasvir edişimde dahi beynimin yüzde oranını kestiremediğim payını yitirişimi, kelimelerimdeki dağınıklıktan çıkarmak zor olmaz umarım. Ya da zor olacaksa bi tavsiye: Okuyun ama duymayın, anlayın ama yaşamayın! Ha bilhassa yaşatmayın şu kendini kaleme vermiş bu sitenin yeni yazar çırağı adayının fikir bulanıklığını...