''sevmek'' diyor bir ıslak suratlı fahişe. ''bak adam sevmek bir kadını, nedir biliyor musun?" Adam cevap vermeden fahişe devam ediyor. Beni sev mesela ama nasıl sev. Böyle tatlıca gül yüzüme. Çok ta değil hani ama seni seviyorum de ara sıra. Mesela çok hediye getirme bana evimiz küçük olacak çünkü oje al bana mesela. Renk renk. Sonra siyah ruj al mesela. Ama sevme de çok. Bide verme öylece ota boka söz tutamıyorsunuz siz erkekler. bak şimdi seni seviyorum desem kaç gün sonra unutursun. Mesela çok sevişmeyelim ama her sabah bir kere günaydından sonra öp beni. Şimdi öğren bir kadını sevmeyi. Mesela ona sarılmakla başla olaya. Kemiklerini kır o kadının. Bu o kadının canını yakmaz bak cidden. Ama sarılırken öyle bir çek ki kokusunu içine. Adı geçse saçma bir filmde onu hatırla. Şimdi git ve bir kadınla seviş mesela. Nefes almakta güçlük yaşa o kadar uzun kal dudaklarında ama arada nefes almak için harcayacağın boşluğa ''Seni Seviyorum'' sığdır bir tane bi de boynundan sadece bir kere öp, o sevişken ikincisini düşünücek ama öpme. Şimdi git ve beni ilk aldığın yere bırak.
Adam girer cümleye sesi kısılmış biraz ve titrer sanki gözleri bakamaz dönemez hemen sağında oturan kadına elindeki yüzüğe bakar dakikalarca. Hani konuşur elbet ama nasıl sessiz nasıl suskun kadın güler her cümle sonuna şimdi çıkar o yüzüğü bak nasıl da altında beyaz bir izi var..
Bu yazıya 3 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre