Kolektif Tutku


Şimdiye kadar yaşamınıza ortak olmuş,hayatınıza tezahür etmiş insanlardan kaç tanesi dimağınızda büyük tesirler yarattı ?

Bugün birçok insan kolektif tutku haline gelen ortak ilgisizlikle birbirine bağlıdır.Tek tip insanlar çevremizi kuşatmış durumda.Mülakatlarda hep sorarlar ya; “Seni diğerlerinden farklı kılan ne? ”işte böyle bir soruyu bile cevaplayamaz hale gelen ne çok kişi var.Aslında temel nokta tek tip yaşamlarımızın farkında olmamak da olabilir.Herşey, çoğuna göre o kadar normalleşti ki farklılıkları kabullenmeme hatta kendinden olmayana baskı uygulama tarzındaki edimlerle karşı karşıyayız.Ailenin en küçük yapıtaşını,çocukları düşünmenizi istiyorum.Kızınızla oyuncak bakarken o çok severek size aldırdığı Barbie bebekler,çocuğun bebekte temsil edilen vücut formunu ideal bir güzellik olarak mutlaklaştırmasına neden olmakta. Gerçek dünyada kadınlara dayatılan güzellik anlayışı, Barbiler üzerinden dolaysızca çocuğun oyun dünyasına girmekte ve onu baskı altına almaktadır.Kendi çocukluğumu düşündüm bir an,aile ilişkilerinin zirvede olduğu zamanlardı;her hafta mutlaka birlikte dışarda vakit geçirirdik genelde Mudanya sahile veya kültürparka giderdik o zamanlar pek avm yoktu gittiğimiz küçük yerlerde de genelde dikkatimi çeken oyuncaklar ve kitaplar olurdu.Babam resim defteri alırsa bir de üzerinde tom&jerry, winnie the pooh veya başka bir karakter varsa değmeyin keyfime.Resmim iyi değildi ama ne fark eder ki önemli olan her sayfanın sol üst köşesinden ya da dağların arasından gülümseyen güneş değil miydi? Her çocuğun defteri tanıklık etmiştir o güneşe fakat o zamanlar herkesin dünyası farklıydı kiminin resminde güneş ışığı nehre vururdu,kiminde tepelerden göz kırpar veya bir ağacın dalları arasından süzülürdü.Kimiyse bacadan tüten dumana bürünmüş halde tebessüm ederdi bizlere.Öyle şimdiki gibi elimize tableti alıp iletişime kapatmazdık kendimizi paylaşırdık güzele dair ne varsa; atarimizin oyun kolları bile iki taneydi kardeşimiz de oynasın diye.Her yer beton yığını değildi, iğneden korkup evden kaçtığımda bahçesine saklandığım çiçekci amca vardı mesela.Velhasıl kelam güzel günlerdi,farklılıklarımızla zengindik.Image title

Büyüdükçe yitirir olduk, güzele farklılıklara dair olanları.Özellikle sosyal medyada entelektüel takılıp entellikten öteye gidemeyenleri görüyoruz veya birileriyle otururken dahi iki çift laf edemeyenleri.Halbuki sizi siz yapan değerleriniz,cümleleriniz olmalıdır.Hatta bunu öylesine sindirmeli ki cümlenin en çarpıcı kelimesi kadar iz bırakabilmeli hayatta.

Çok beğenip de altını çizdiğim cümleler gibidir benim hayatımda yer etmiş insanlar.Dünden bugüne ve geleceğe uzanan yolculuğumuzun kitabında altı çizilen bir cümle olabilmek ve en güzel kelimelerle tamamlanabilmek dileğiyle…