Hz. Ömer ve Adaleti

Adaletten bahsedip de Hz. Ömer'e r.a değinmesek olmazdı her halde? Cennetle müjdelenen 10 sahabeden biri.. 4 büyük halifeden ikincisi.. Müminlerin Emiri.. Faruk-u Azam.. 

Dünyaya devlet teşkilat sistemini getirenlerin başında yer almış, aklıyla akılları aşmış, devlet kurmuş devlet yıkmış, islamın yüzünü güldürmüş büyük insan..

Hz. Ömer'in r.a muazzam hayatına bakınca iki şey gözüme çarpmıştır hep. 

1) Adalet mülkün temelidir demiş ve adaleti perçinlemiş. 

2) Raiyeti, halkı rahat etmeden kendi rahat etmemiş.. 

Halife iken gayri müslim biriyle davalık olunca kendisine özel ihtimam istememiş, mahkeme boyunca ayakta durmuş.. devletin mumuyla şahsi hiç bir işini görmemiş.. Mescid-i Aksa'nın fethi sırasında Filistine giderken yolda nöbetleşe kölesiyle deveye binmiş, şehre girerken deveye binme sırası köleye gelmiş o an müslüman halk devlet başkanı olarak kendisinin binmesini söylese de binme sırasının köleye ait olduğnu söylemiş ve adaletten ayrılmamış..

Ömer r.a öyle hassas yaşamış ki kendi devrinde halkın en düşüğü ne yiyor diye sormuş. Kendisine zeytinyağına ekmek banıyorlar denilince o andan itibaren aynı şekilde ekmek ve zeytinyağı ile iktifa etmiş.. halkın güvenliği için geceleri uyumamış; her sokağı sabaha kadar dolaşmış.. bir kurt bir koyunu haksız yere yese sorumlu olarak kendini tutmuş.. Gece vakti sırtında un çuvalı taşıyarak bir yaşlı kadının imdadına yetişmiş..

Adaleti ve asayişi sağlama adına hz. Ömer'in r.a yaptıkları kulağımıza küpe olmalı; adalet mülkün temelidir sözü akıldan çıkarılmamalı, idaremiz altındaki insanlar rahat etmeden biz rahat etmemeliyiz.