Saadet mutluluk demektir.Huzur ferahlık demektir.Asırların en saadetlisidir. Hz.Muhammed'in yaşadığı zaman. Aslında benim için aynı zamanda; "Asr-ı Hayırdır" da. Ve daha niceleridir. Çünkü İslâm aleminin en zorlukları çektiği, dini olarak boşlukta olduğu dönemdi ve dinin gerçek anlamını kazanması için, bir kurtarıcıya; Bir Allah kuluna ihtiyacı vardı. Bu kul hem insanları en iyi anlayacak, hem de onlara önder olacak biri olmalıydı. 'Sana taş atana sen ekmek at' diye düşünecek kadar merhametli,

 “Güçlü olan güreşte rakibini yenen kişi değildir. Fırsat eline düştüğü halde düşmanını affeden kişidir.” diyecek kadar da içinde kötü his bulundurmayan biriydi.O da bir Allah kuluydu ama herkesten ayrıydı. Bir sözlük gibi;öğrenmek istedigimiz her şey vardi içinde.Bir harita gibi gideceğimiz yolu gösterdi bize. Temiz ve güzel olan her duygu toplanmıştı sanki ruhunda. İnsanların en yakınlarının ona davranışları, inanmayışları, taşlamaları, yıldırmamıştı onu. Çünkü onun bir amacı vardı. O İslâm'ı müslümanlara öğreticekti ve vazgeçmemişti, Ayağına engel olarak değil taş parçası;Kaya takılmıştı.Başından değil su damlası; Okyanus dökülmüştü. Kolundan değil biri; Binler tutmuştu.Ama onun bir Allah'ı vardı. Zaten bu da yetmezmiydi her birine? Vazgeçmemişti. Onun kitabında pes etmek olmadı çünkü hiç bir zaman. Asırların en "saadetlisi" Onun zamanıydı:O'nun nefes aldığı O'nun var olduğu zamandı. Biz Müslümanlar olarak Hz.Muhammed'in yolundan gidenleriz. Eğer biz Asr-ı Saadetten; Asırlarını en hayırlısından geçmiş muslumanlarin; çocukları,torunlarıysak her zaman bununla yaşamalıyız. Komşumuz açken tok yatmamalıyız. Annemize babamıza çıkan sözler iki kere tartılmalı dilimize düşmeden.Küçüklerimize merhamet etmekten çekinmemeli;Büyüklerimize saygıda kusur etmemeliyiz.Ayaklarının altı cennet olan annelerimize tek göz yaşı sebebi olmamalıyız.Yalan söyleyenlerden,Zina yapanlardan.Ağzından kötü lakırtıyı düşürmeyen insanlardan olmamalıyız.Gıybet etmemeli.Salih Amellerimizi eksiltmemeliyiz. Biliriz ki Asır ne olursa olsun."Allah vardır ve birdir." O bize şah damarımızdan daha yakındır. Bu yüzdendir ki Allah'a hesabını veremeyeceğimiz hiç bir şeyi eyleme dòkmemeli, dilden geçirmemeliyiz.