Kapı çaldığında kalbim de yerler bir olmuştu sanırım beni bulmuşlardı, bunca zamandır beklediğim ve kaçtığım sona doğru yaklaşıyordum ve artık kaçacak hiçbir yerim kalmamıştı. Kapıyı her çaldıklarında sesi tüm hücrelerimde hissediyordum. Olduğum yerde kalakalmıştım bir anlığına da olsa, herşey bitmişti işte istedikleri olmuştu herşey bitmişti benim için ve elimden gelen birşey yoktu o an yer yarılsa ne olurdu sadece benim için yer yarılsa ve yok olsaydım olmaz mıydı? Ellerimle başımı tutuyordum ve ağlayamıyordum bile sonra dışardan gelen fısıltıyı duydum, "benim aç kapıyı hemen" Benim diyen ses tanıdık bir ses ama o an o korkuyla düşünemiyorum bile kim olduğunu, bu sefer korku yerini endişeye bırakıyor kapıya yaklaşıyorum hemen, kimsin sen? Sonra nasıl böyle bir salaklık yaptım diye dövünüyorum, neden cevap verdim burada olduğumu artık biliyor bu kişi .
-"Benim Osman aç kapıyı hemen" Osman mı hangi Osman ya diyerek şaşkınlıkla beni nasıl bulmuş diye düşünerek kapıyı açmaya çalışıyorum, ellerim öyle titriyor ki kapıyı açmam normalden çok uzun sürüyor kalbimin gürültüsünden titriyorum.. Kapıyı açtığımda onu karşımda görüyorum o kadar aydınlık ki dışarısı ve içerisi o kadar karanlık ki gözümü açamıyorum. Hemen kolundan çekip içeriye kapıyı kapatıyorum,yeniden titreyerek kapıyı kilitliyorum. Karanlığa gözlerim alışık karşımda 40 yaşlarında saçları hafif ağırlaşmış gözlüklü ve sakallı bir adam , paltosu ve kazağı koştuğundan sanırım dağılmış gibi duruyor, sonra gözümün önüne o geliyor;
- "Nasıl buldun beni? neden geldin buraya? Osman birşey demeden önce sarılıyor bana o kadar sıkı sarılıyorki kemiklerimin acıdığını hissediyorum ve bir süre bu korkunun ardından kendimi ona bırakıyorum rahatlamış ve güvende hissederek. Osman bir süre sarıldıktan ve hiçbirşey söylemedikte sonra konuşmaya karar veriyor;
-Seni bulmam gerekiyordu bu benim için hayat meselesiydi ve bunu başardım artık ölsem da gam yemem.
-Ne ölümü ne kalması seni en son üniversitede görmüştüm ve onun dışında en son haberlerini aldığım arkadaşım doktor olduğunu ve Samsun da bir hastanede çalıştığını söylemişti. Ne saçmalıyorsun sen? ,
Bu kadar heyecan ve endişeden sonra yüzünde bir gülümseme beliriyor, - Beni hiç tanımamışsın Elif, hiç anlamamışsın ben senin haberlerini hep alıyordum.
-Tabi son zamanlarda basın ve polis benimle ilgili bayağı araştırma yapıyordu sen de bunları basından takip edip benim için üzülüyordun sanırım,onlara söylediğim gibi sana da söylüyorum ben yapmadım, inan başka söyleyecek sözüm yok.
-Sana inanıyorum ama önce sen de bana inanmalısın ..
-sana mı inanacağım ne için?
-Anlatacaklarımı kulaklarını açarak dinleyeceksin ama öncesinde senin oturman gerek çok iyi görünmüyorsun. yaşadığım stresten dolayı sanırım rengim bembeyaz olmuş ve titremeye devam ediyordum. Beni kollarımdan tutup koltuğa oturttu. O kadar samimi ve içtendi ki , yer yarılıp içinde kaybolmadığım için şu an mutluydum. koltuğa oturmama yardım etti sonra da mutfağı sordu bana bir bardak su verebilmek için, zaten ev o kadar küçük bir evdi ki mutfağı bulması çok zor olmadı. Yanım agelip oturdu, uzun zaman olmuştu bu evde saklanalı ve bu evi sadece annem bilirdi o da yakın bir arkadaşım aracılığıyla bilirdi onun dışında başka bir bağlantımız yoktu, bizi sürekli takip ettiklerini biliyorduk ve ele geçmemem gerekiyordu herşey annemin planlı ve dikkatli davranması sonucu şimdiye kadar iyi gitmişti ama bu adam nerden çıkmıştı neden beni bulmak için bu kadar uğraşmıştı, anlayamıyordum başıma ağrılar girmişti sanırım tansiyonum düşmüştü. Ellerim buz gibiydi, gözlerimi dikmiş bu orta yaşlı adama bakıyordum ve suratımda koca bir ne olur anlat bana ifadesi vardı. Osman ise hala suratında bir gülümseme ile bana bakıyordu .
-Çok mu komik görünüyorum?Lütfen anlatırmısın artık neden buradasın ve neden gülüyorsun?
-Anlatacağım elbette ama beni anlayacak mısın bilmiyorum. Bu kadar zamandan sonra seni bulmamın neden bu kadar önemli olduğunu anlatacağım ama beni affedebilecek misin? Neden burada olduğunu biliyor musun? benim yüzümden buradasın?
O an başımdan aşağı kaynar suları bırakın lavlar dökülüyordu sanki tevekkeli iyi olmuş bana su vermesi her halde bu şoktan sonra kalpten gidebilirdim. -Ne diyorsun sen ya bunu sen mi planladın yoksa?
-Plan falan yok herşey bir anda oldu ve benim aklıma ilk gelen sen oldun ?
-Ne yani ilk beni mi ateşe attın?
-Olay şöyle gelişti seninle üniversite okurken senden çok hoşlandığımı sana bir türlü söyleyemedim sen o sıralarda Arda ile görüşüyordun ve sana yaklaşmama imkan yoktu . ben de umudum olmamasına rağmen seni sevmeye devam ediyordum.Aklımı senden alamıyordum senin beni görmediğini ve bana karşı hiçbirşey hissetmediğini biliyordum ama umrumda değildi. Okul boyunca hep seni takip ediyordum hani Arda ile kavga ettiğiniz sevgililer gününde Yurttaki kapının önüne bir gül bırakılmıştı ve sen onun Arda tarafından bırakılmdığını düşünmüştün ya o gülü ben sana bırakmıştım. Sen de arda ile barışıp yoluna devam ettin sonra ayrıldığınızı öğrendim yeniden seni bulmak için çalıştığın hastaneye geldim, kapında bekledim sen beni tanımadın o sırada hastalarınla ilgileniyordun yanına yaklaşamadım kapıdan geri döndüm, o gün evine kadar takip ettim seni yolda arabayı kullanırken bir ara ağladığını gördüm sonra vazgeçtim yoluna çıkmaktan,Ertesi gün tekrar geldim hastaneye sana bir çiçek bırakıp gitmek için elimde çiçekler kapındaydım sonra kapı açıldığında içeride başka bir doktoru gördüm seni sorduğumda hasta olduğunu ve gelmeyeceğini rapor aldığını söylediler. Şaşkınlıkla evine geldim kapının önünde seni bekledim belki dışarı çıkarsın ya da pencereden bakarsın diye ama yapmadın içeriye annen girdi ve sonra yalnız ve ağlayarak dışarı çıktı. Kapının önünde durup gözyaşlarını sildi ters giden birşeyler vardı ve benim acil bilgi almam lazımdı en yakın arkadaşın leyla yı aradım saçma bir bahaneyle bana senin hasta olduğunu söyledi ama detay vermedi. Bunn üzerine Leylayı yemeğe çıkarmayı teklif ettim onunla yakınlaşarak senin hakkında her zaman bilgi alabilecektim Ama Leyla ya özellikle rica ettim ilişkimizi şimdilik kimseye söylememesi için.
-leyla nın esrarengiz erkek arkadşı sendin demek ki
-evet zaten çok da uzun sürmedi ilişkiniz siz ayrıldıktan sonra da senin olduğunu söylemedi söz etmek istemedi sanırım. peki neden ben buradayım oraye gelir misin lütfen senin bu olayla ne alakan olabilir orada olsaydın seni hatırlardım, kaza anında ve sonrasında tek hatırladığım polisler ve ambulansın oraya gelişi ve kaçışım kör kaçışım..
Bu yazıya 0 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre