Bir kişiye ya da olaya dair, yeterince bilgi ve belge edinilmeden peşin hükme varmaya önyargı diyebiliriz. En adaletsiz şekliyle insanların bu şekilde suçlu ilan edilmesi şüphesiz ki önyargılı yaklaşmanın ve yeterince olay ve konu hakkında bilgi toplanmamasının bir sonucudur. Uzaktan yeterince resmedilemeyen görüntü, bilgi ve kulaktan dolma dedikodu ve laflar önyargının temel unsurlarındandır denilebilir.

İnsanların dış görünüşlerine bakarak, yargılamak yada,insanları hiç tanıma fırsatı bulamadan,sadece kulaktan dolma bilgilerle peşin hükme varmak her halde adil bir durum olmasa gerek..

Mesela fiziği pekde düzgün olmayan bir insanın iç güzelliği pekala çok güzel olabilir...

Yada fiziği çok düzgün olan ve bir o kadar da güzel olan bir insanın iç güzelliği ise pekala çok çirkin olabilir. Bunu ancak yaşayarak öğrenebilmekte iken acele edip bundan mahrum kalınabilmektedir..

Manavdan aldığımız karpuzu bile seçme konusundaki titizliğimizi ve enerjimizi çevremizdeki insanları seçmekte ve onlara fırsat vermekte harcarsak ümid ediyorum ki dünya daha yaşanabilir bir gezegen olacaktır..

Buradan şu da denilebilir, bireylerde diğer bireylere,toplumun diğer tabakalarına sevgi ya da düşmanlık uyanmasına yol açan,önceden koşullanmış sığ bir inançtır önyargı..