Umut insanın ruhunu besleyen duyguların başında gelir.İnsanın içinde olan bir umut onun var olmasını sağlar ve kişinin yaşaması için adeta tutunacağı bir dal görevi görür.Bu derece önemli ve gerekli bir duyguyu kaybetmek yani umutsuzluğa düşmek insan için büyük bir yıkım ve belki de geri dönülmesi çok zor bir durum olacaktır.
Umutsuzluk dediğimiz duygu bir tür çaresizliktir ve bir depresyon ürünüdür.Umutsuzluk çevresel faktörlerden dolayı bulaşıcı bir hastalık gibi sizi bulur. Çevrenizde bulunan depresyona girmiş kişiler veya depresif olduğunu sanan melankoli ruh halindeki insanlardan bulaşabilir. Bu tür insanlar hayattan zevk almayan, amaçlarını gerçekleştirmek için herhangi bir umudu olmayan kısacası mutluluğa inancını yitirmiş bireylerdir. Bu durumdan dolayı yalnızlığa sürüklenmiş ve cevresinde ki insanları da sürükleyecek olan kişilerdir. Bu tip zincirlemenin iki nedeni vardır: İlk olarak bu kişiler yalnız kalmamak ister ve sizi etkileyip çaresiz olduğunuza inandırırlar.Diğer bir ihtimali degerlendirecek olursak da bu bireyler sizi kıskanıyor olabilirler ve umudunuzu bunun sonucunda mutluluğunuzu çalmak isterler.Fakat farkında olunması gereken bir durum vardır. Eğer hayata bir bağlılığın varsa umudun kalıcı olması zorunludur.
Sonuç olarak yaşamda umutsuz olduğumuz dönemler vardır. Önemli olan kişinin bunun geçici olduğunu idrak etmesidir. Yaşanılan her şeye rağmen, her kötü tecrübe ve duygunun ardından umut olgusunun yeniden yeşermesi gerekir. Çünkü mutlu günler yakın umutsuzluk geçicidir.
Bu yazıya 2 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre