Mesela bana aşk mı para mı deseler, ben bana bir avuç insan verin siz az geri durun derim. Şu yalnızlığa,karanlığa aşık insanları şöyle derin derin, ince ince bi araştımak istiyorum. Nasıl bir ruh hali, nasıl bir psikoloji yalnızlığı sevebilir anlamak istiyorum. İnsan öyle bişey ki kocaman bir meyve tabağı gibi, çeşit çeşit yıldızların olduğu aydınlık bir gökyüzü gibi, her renkten biraz çalmaya eğilimi olan rengarenk gökkuşağı gibi.. Arada bir ben de benden sıkılıyorum,elbette çıkıp başkalarıyla muhabbet ettiğim de oluyor. Ama gece olup kendimle muhasebecilik oynadığımda fark ediyorum ki, insan anlatılandan çok anladığı kadar varoluyor.
Hani şu yalnızlık başka bir şey, bana kahvemi sigaramı verin alın insanlık sizin olsun diyen kesim var ya. İşte ben onlara bir insanla içilen kahvenin tadını tarif etmek istiyorum. Bir insanı tanımanın, keşfetmenin, hareketlerini ezberlemenin nasıl bir güzellik olduğunu anlatmak istiyorum. Ben onlara en dertli vakitte o sigara uzatanın en yakın dost olmasının nasıl bir rahatlık,nasıl bir güven ve tebessüm olduğunu anlatmak istiyorum. En çok da o insanların beni anlamasını ve bana kocaman bir kere gülümsemesini isiyorum.
Benim için vefa geçtiğimiz yıla kadar bir apartman adından başka birşey değildi. Ne zaman ki o apartmanın duvarlarından yükselen seslere kulak verir oldum, ne zaman ki o pencerelerden silkelenen örtünün sahibine bir kolay gelsin dedim, ne zaman ki kapı önünde top oynayan çoçuklara çalım attım. İşte o zaman anladım. İşte o zaman avucumda neler biriktimem gerektiğini anladım..
Bu yazıya 2 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre