İşsizlik ve İş Üzerine Lakırdılar

Şimdi kılıksızım fakat borçlarımı ödedikten sonra muhtemelen yeni bir esvabım olacak .^diyor şair. Yeni bir esvap için heyecanlanıyorum hemen  .Duraksız bir şekilde koşuyorum yahut yürüdüğümü de düşleyebilirsiniz .Üzerimde rengi solmuş bir pardesünün  garabeti .Hakikat ellerimde buharlaşıyor  o vakit.Pardesü ise renk değiştiriyor mahrur bir sinsilikle .Sinsilik ve mahrurluk ironik bir şekilde zihnimi yokluyor aynı cümlelerde. Napalım mukadderat diyorum!

Şimdi kılıksızım fakat muhtemelen yeni bir çift  ayakkabım olacak .Yeni ayakkabının içine yeni heyecanlar yükleyerek kısraklar gibi coşkuyla koşacağım .Koşmak bir manifesto mu kendi içinde bilemiyorum ? Bir manifesto yazabilirim ama  Orhan Veli olmayacağımı iddia ederek .Sonrasında beni duyup manifesto, manifesto diyerek  dudak büküyor pencereme konan bir  kırlangıç.Kırlangıç ve pencerem  ne güzel bir başlangıç .Evet penceremden aralanıyor kırlangıç ve pencerem de dudak büküyor bana . Ben de kaşımı kaldırıyorum egoist bir muameleyle  .^Garip^ bir manifesto yazabilirim diyiveriyorum. Kılığıma kılıf uydurmak: ıssız , sessiz, arsız… kelimelere dokunduğum anda . Kaşımı indiriyorum o vakit garipsizliğimi yok sayarak.Kimsesiz ,belkisiz  ,katıksız,içkisiz… bir garip ayakkabı .Baştan sona işsizim kılığıma kılıf uydurmaktan ötürü .Lakin o borçlar ödenecek elbet .Bak heyecanlandım hemenç

Şimdi işsizim fakat telefonum çalacak. Tın tın ! bir ses bana çağıracak  esvap ne demek diye? Kaşımı kaldıracağım  o vakit.Şiddetli bir borçlanma tezahürü mü bu kaş kaldırma seramonisi?Al işte  heyecanlandım yine .Bakıştım aynayla bu seramoniden sonra. Yadırgamazım kendi kendimi yadırgamaz.Ve dedimki insan olmanın tezahürü heycanlanmak!  Bunu katmerlemek için ağlamaya başladım .İnsanız bak ağlıyoruz dedim .

Şimdi sessizim  konuşmadım henüz kimseyle fakat kırlangıç ağırlayacak beni .Derken kırlangıç konuşuyor : Yıllarca beni karga sandınız  diye çıkışıyor bana .Sessizim ya sesimi çıkarmıyorum .Sanırım fazlasıyla cahil bir toplumuz .Popüler kültür içinde biz de bayağılaştık .Hayvanları tanımaktan bile yoksunuz .Hayvan derken irkiliyorum .Nasıl bir benimsemeyse insanları bu kadar sevmedim .Fakat kırlangıç için aynı şeyi söyleyemem .Kırlangıç güzel bir kuş ve insan değil.Şaşıracaksınız  ama  manifestoma tüylerinden bayrak yapacağını söylüyor .İnanmış olmalı bir Garip olmayacağıma .Sessiz ,ıssız olmamdan ötürü ise bana inanmamayı tercih ediyor .Oysa beni  kalıplara sokmaktan başka ne olabilir bu yaptığı.Olsun insan kadar bayağı değil sonuçta .Evet , kırlangıç ağırlayacak beni.

Şimdi cüzdansızım biliyorsunuz  işsizim  de demiştim az evvel . Cüzdanımın olması beni gülünçleştirmez mi?Ama işsiz olmam beni kırlangıçlaştırır. Sonuçta  kırlangıç, hem fakir hem yalnız bir hayvan .Çeşitli renkleri de bünyesinde barındırıyor . Derken heyecan yaptım yine .Düşündüm insanlar neden bu kadar renkli değil ? Halledelim şunu !

Şimdiki zamanda elimi cebime atıyorum ^cep delik cepken delik kevgir misin be kardeşlik^. Kırlangıçta bir dudak bükme . Gülümsetme beni  be kırlangıç Orhan Veli olmayacağımı iddia etmiştim öyle değil mi?

Tek elimi cebime yapıştırmışım. Paramın kaybolacağı endişesini taşıyan bir insancasına korkağım.Halbuki cep delik, kaybolan kaybolmuş ,giden gitmiş .Param yerde ben görmemişim. Üzerine ayağını koyarak almış bir uyanık benim zenginvari  hayatımı.Aman ya manifesto yazacağım derken parasızlaştırdım iyice kendimi . Halbuki ne kadar zenginim ,bak heyecanlanıyorum hemen .İnsan olma yaklaşımım ciğerlerime su serpiyor. Otostopla Afrika’ya göç etmeyi planlıyorum hemen. Heyecanım tavan yaptı o vakit . İnsan olma yaklaşımım paragraflara sığamadı siz de gördünüz öyle değil mi?

Bir pazar akşamı yollardayım. Kılıksızım ,evinin  önünden geçerek bir mahlukatın.Mahlukat diye söz ederken kırlangıçtaki neşeyi bir görün .Haklı bir neşe !İnsanlaştırdım onu.Bunu  anlamış olmalı ki artık sinek yutmayacağından bahsetti.Sonrasında ne yiyecek tahmin edemedim.Bu kadar ütopik düşünemedim yazık ki.

Pazar akşamları kılık aramaktayım, yollardayım.  Muhtemelen bir çift yeni ayakkabım olacak. Bir çift ikramiye, bir konsol üzerinde kitaplar, ellerimde kırlangıç resmi Garip’e  bakacağım .Muhtemelen sen yine olmayacaksın beni severken .Kapitalizm üzerine cümleler parçalayacağım.Sabahları erken kalkıp iş’li olacağım . Kılıklarım kırlangıç renkleri içinde bin bir çeşit. Renkler bir cümbüş ki sorma .Kırlangıç bir karga değil .O bir kırlangıç.

Şimdiki zamanda bir Pazar akşamı , yollardayım .Manifestom ayağa kalkacak. Kırlangıç dizlerinin  dibinde başında bir bayrak. Pazar akşamları işsiz olamayacağım. Gözümü yumup başımı kaldıracağım üzerimde çeşitli kılıklar. Bir cüzdana sahibim,  üstelik içinde para var. Hemen bir heyecan,  bir otostop,  bir Afrika ,  bir kahve çekirdeği. Kırlangıç mı? O sinek yutmadı.

Pazar aksamları bir garibim. Manifestom ayakta ve başında  bayrak...


2016 Ekim 3 /SİVAS