Uzak diyarların birinde birbirini çok seven bir Adam ve Kadın yaşarmış.Birbirlerini öyle güzel severlermiş ki ay görse utancından bulutların arkasına saklanır güneş görse hiç doğmadan batarmış.Her gece yıldızların altında buluşur birbirlerine hayallerini anlatırlarmış.Adam içinde Kadının yer aldığı hayallerini anlatırken Kadın her defasında Adamın gözlerinde kaybolurmuş.Bu yüzden de Adamın anlattığı hayallerin hep son kısmını dinleyebiliyormuş. Bir gece Kadın yine yıldızların altında beklerken Adam gelmemiş.Kadın 'gelir' diye vazgeçmemiş.Bir gün, iki gün derken Adamı yıllarca göğü yıldız dolu tepede beklemiş.Rüzgar çok güçlü esmiş önce.Kadın yalpalasa da vazgeçmemiş.Rüzgar Kadının hala beklediğini görünce yağmura haber salmış.Yağmur çarpmış kendini Kadına, Kadın 'bu yetmez' demiş.Sırılsıklam olsa bile yinede gitmemiş.Yağmur Kadını yıldıramayacağını anlayınca Kadının halini karın kulağına fısıldamış.Kar 'belki vazgeçer de artık üzülmez' diye sert sert yağmış.Kadın buz kesen ellerine rağmen kollarıyla kendini sarmış ve yine gitmemiş.Kar vazgeçmiş yağmaktan.Yağmur ve Rüzgar'la el ele verip güneşe gitmiş. Güneş'e kadının haline üzüldüklerini söylemişler ve Güneş'ten bir daha hiç doğmamasını istemişler.Güneş kırmamış onları ve artık hiç doğmamış.Kadın güneşin doğmadığı her gün geceye daha sıkı sarılmış.Güneş kadının hala beklediğini görünce Ay'dan gökyüzüne çıkmamasını istemiş.Ay her ne kadar gönlü el vermese de güneşe uyup bir daha hiç çıkmamış gökyüzüne. Kadın ayın onu yalnız bıraktığını görünce yıldızlara sarılmış ve karanlıkla sıkı bir dostluk kurmuş.Ay son çare olarak yıldızlara başvurmuş.Kadının artık beklememesi ve üzülmemesi için yıldızlardan sönmelerini istemiş.Ama yıldızlar Ayı ve beraberindekileri geri çevirip asla sönmeyeceklerini dile getirmişler.Ay ve beraberindekiler uğraşmaktan vazgeçip bulutların arkasına saklanmış.Kadın her gece yıldızları seyretmeye devam etmiş.'Gelecek' diyerek hep Adamı beklemiş.Bir gece Adam dönmüş Kadınına.'Ben Geldim' diyerek çıkmış Kadının karşısına.Kadın gözlerine inanamamış.Yine Ay ve beraberindekilerin oyunudur diye bakışlarını tekrar gökyüzüne çevirip yıldızları izlemeye koyulmuş.Adam bu defa Kadının yanına oturmuş ve Kadının çenesinden tutarak kendisine bakmasını sağlamış.Bir süre uzun uzun bakışmışlar.Kadın 'Gerçek mi ' diye emin olmak istemiş ve Adamın dudaklarına minik bir öpücük kondurmuş.Tam o sırada olan olmuş.Kadının gözyaşları Adamınkilere karışmış.Ay tekrar gökyüzüne çıkmış.Güneş, Kar, Yağmur ve Rüzgarda bulutların arkasından onları sevinçle izlemeye koyulmuşlar.Kadın kollarıyla sımsıkı sarılmış Adama ve 'Neden daha önce gelmedin' diye fısıldamış.Adam gözlerinden öpmüş Kadını ve konuşmaya başlamış:
''Sana burada hayallerimi anlattığım sırada beni dinlemediğini, sadece gözlerime uzun uzun baktığını fark ettim.Bunu farkında olmadan her gece yaptın.Bir gece yine gözlerime dalmış olduğunu fark edince aramızdaki engellerden bahsettim sana ve bir gün bu engelleri yıkacağımı söyledim.Bu engelleri yıkmam için de gitmem gerektiğini söyledim.Beni duymuyordun ama Kalbin beni can kulağıyla dinliyordu.İzin istedim ondan ve beni beklemesini istedim.O da kabul etti.O gece senden sonra yıldızlarla konuştum.Onlara seni asla yalnız bırakmamalarını tembihledim.Söz verdiler bana.Her ne olursa olsun seni bırakmayacakları üzerine yemin ettiler.Ondan sonra da kalbimi seninle bırakarak gittim.Yıllarca çok büyük engellerle savaştım.Her gece yıldızlara seni sordum.'Hala umutla bekliyor..' dediler.Senden..Senin aşkından güç aldım ve Sonunda tüm engelleri ortadan sonsuza dek kaldırdım.Şimdi bana biraz gülümser misin?''
Kadın ağladı önce ve hemen ardından gülümseyerek Adama baktı.Adam dudaklarıyla Kadının dudaklarını buldu.Birbirlerinde can bularak sonsuzluğa aktılar.Gökten üç 'UMUT' düştü.Biri Adam ve Kadının, biri Tuz Kral'ın biri de bu masalı dinleyen kayıp çocukların kalbine..
Bu yazıya 1 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre