"Ben ölümü yok ettim.Onu davama olan bağlılığım ve olağanüstü kararlılığım sayesinde adeta bir kağıt parçasını (Üzerinde süslü anlatımlarla yazılmış ama fikirsel anlamda hiçbir şey ifade etmeyen bir şiir var.Evet ölümün kağıda aktarımı böyle olmalı.) yakar gibi yaktım.Küllerini avuçlarımda ezdim ve korkusuzluk şerefine ulaştım.Bu davayı omuzlamaya hazırım."
Adam bu cümleleri okuduğu kağıdı tutarken elleri titriyordu.
Ölümü içi boş bir meftun, önemsenmesi gerekmeyen basit bir olgu gibi gösteriyordu.Ama içten içe kalabalığın arasından ona doğrulma ihtimali olan meçhul bir tabancanın korkusunu yaşıyordu. Bu adam hiçbir davayı sırtlayamaz ve hiçbir görevi layıkıyla yerine getiremezdi.İnsanlar böylesine ahmak karakterlere nasıl oluyor da güveniyor, anlamak mümkün değil.
Belki de bu büyük şahsiyete(!) karşı çok fevri davranıyorumdur. Ama davranmak zorundayım.Zihnim, ölecek olmanın acısını şimdiden çekerken, ruhum hiçliğin baskısını her an hissederken böylesine korkak bir adamın çıkıp ölümü içi boş bir şiire benzetip insanlara anlatması beni çıldırtıyor.
Ben tüm bunları düşünürken, adama olan sinirim ve ölüme olan saygım içimde birleşmiş, beni çaresizliğe mahkum etmişken, kalabalığın içinden uzun saçlı esmer bir adam hiddetle ayağa kalktı ve elindeki mitralyözü büyük şahsiyete(!) doğrulttu.Adam zayıf olmasına rağmen silahı taşımakta zorlanmıyordu.Zaman o anın hatrına yavaşladı.Büyük şahsiyet(!) için durma noktasına gelmiştir eminim.
Oysa her şey yalnızca iki saniye kadar sürmüştü.Adamın kalkması, büyük şahsiyetin(!) adamı görmesi ve yüzünde beliren korku, adamın o ağır silahtan yalnızca iki mermiyi büyük şahsiyetin(!) alnına mıhlaması...
İnsanlar denizden yeni çıkmış bir balık gibi delicesine çırpınıyor ve kaçmaya çalışıyordu.Umarım saniyenin onda birlik bölümünde büyük şahsiyetin(!) yüzünde beliren ölüm korkusunu görmüşlerdir.
Çünkü eğer o ölüm korkusunu adamın yüzünde görmeyi başaramadılarsa bu adamı bir kahraman olarak hatırlayacaklar.Hatta davalarını bu adama adayacaklar.Umarım bu olmaz.Umarım bu adamın nasıl bir iki yüzlü olduğu herkes tarafından anlaşılır.
İnsanlara güveniyorum, galiba bu çaresizliğin bir diğer adı.
Bu yazıya 0 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre