Mistisizm, spiritualism gibi dalları severim. Zira insanın ruhuna dokunabilmesi; kendini, ruhun dışında bir beden olarak değil de bedenin içinde bir ruh olarak görebilmesinin çok değerli özellikler olduğuna inanıyorum. Üstelik Şems-i Tebrizi ve Alamut Kalesi’nin hikayesinde bulunan derviş gibi, insan ruhu hakkında alim olanlar hep ilgimi çekmiştir. Fakat bu konunun saptırılması ve insanların umutlarıyla oynanması hiç hoşuma gitmez. YouTube gibi sosyal paylaşım sitelerinde “Ruh eşinizi buldunuz mu? Onu nasıl bulmayı hemen öğrenmek tıklayın…” ve benzeri yanardönerli reklamlar var. Hatta birtakım medyum olarak anılan şahsiyetler “Ruh eşi bulma duası” bile hazırlamış, kalpleri saf sevgi ile dolu olan insanlar da buna inanıp teşekkür ediyor ve medyum olarak ortalıkta gezinen o şahsiyetlerin daha çok itibar kazanmasına sebep oluyorlar.
Bir kere Kuran-ı Kerim’de pek çok ayette değinildiği üzere bizler eşsiz ve farklı dolayısıyla özel yaratıldık; hepimiz… teker teker… Ruh eşi hakkında araştırma yaparken bir internet sitesinde karşılaştığım şu yazı çok hoşuma gitmişti. Tam olarak ne düşündüğümü bir arkadaş anlatmayı başarmıştı:
“Onunla, mutlu bir aşk yaşamak için karşılaşmadınız! Ruh ikizimiz, beyaz atlı prensimiz değildir. Olsa olsa Allah’ın bir lütfu olur. İçinizdeki hayvanı insan etmek için Allah tarafından özel olarak gönderilmiştir. Ruh ikizleri arasındaki bağ da doğadaki her şey gibi salınım halindedir, sonsuz mutluluk diye bir şey yoktur. Nasıl Güneş doğar ve batar, yapraklar dökülür ve açar ayrıca mevsimler değişirse aranızdaki bağ da bu şekilde devamlı değişir. Yani, ruh ikizinizi bulduğunuz andan itibaren yıllarca yapışık ikizler gibi mutlu mesut, bütün gün gülümseyerek, hayattaki her şeyi bir kenara sallayarak yaşayacağınız anlamına gelmez. ’Ruh ikizimi yanlış seçmişim, ruh ikizim olacak bir insan arıyorum’ gibi şeyler duyunca gülümsüyorum.”
Yazının başında bu arkadaş, “ruh ikizi” tabirinin de yanlış anlaşıldığını söyleyerek değinmek istediğim bir noktayı daha açılığa kavuşturmuştu. “Ruh ikizi, ruh eşi demek içinizde taşıdığınızı kendi içinde taşıyan insandır. Yani sizin ilgi alanlarınızla ilgilenen, sizin sevdiğiniz film türünü ve müzisyeni seven veya sizinle aynı müzik türünü dinlemekten hoşlanan insan demektir.”
Mistik, spiritualist gibi konularda pek çok video var. O videolarda, “ruh eşleri aynı yerde yaşar. Aynı fiziksel ve ruhsal özelliklere sahiptir, aynı yaştadır” gibi pek çok cümlelerden oluşmuş manifestolarla çok güzel beyin yıkıyorlar.
Konuya açıklık getirmeye veya fazla söze gerek yok. Kişi, biliyorsa; herkesin ruhunun farklı ve eşsiz olduğunu, sadece içi ile benzer içe sahip yani az çok kendi ilgi alanlarına sahip birini arar, onu bulmak için evrene mesaj gönderir veya Allahtan ister. Siz eşsizsiniz. Size tıpatıp benzeyen olamaz tabi ikiz bir kardeşiniz olmadığı sürece-ki ikizlerin bile bazen birbirinden farklı olduğu da oluyor; tıpkı Tayland’da doğan ve Siyam ikizleri olarak bilinen Chang ve Eng kardeşler gibi… İyi ki olduğunuz gibi güzel, olduğunuz gibi özelsiniz…
Bu yazıya 0 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre