Hiç susmadan art arda konuşmak, muhatabı bıktıracak kadar çok şey anlatmak, heyecandan birbirine dolaşan cümlelerimi sonra tekrar toplamak istiyorum.
Anıların sisli göz kırpışlarına cevap verip kelimelerimi ıslatmak ve kendimi susturduğum her an için doyasıya bağırmak istiyorum.
Biraz da isyan etmek. Hani şu karşı çıkmak isteyip de etik kuralları geregi sineye çektiğin o çırpınışları sansürsüz anlatmak istiyorum. Ve rütbesine bakmadan önüme gelen herkesi eleştirmek...
En önemlisi de 'hayır' demek istiyorum. Benim yerime sizin bilmenizi istemiyorum. Kendi doğrularımla yaşamak istiyorum.
Sokaga çıkıp bana garip bakanlara aldırmadan bagırmak ve (yazmak istediklerini kendini kısıtlamadan aktarmak istiyorum.)
Birazda kısıtlanmak istiyorum, mesela televizyon izleme saatlerinde kısıtlama... Tabi bir de çikolata var...
Yollara düşmek istiyorum ve de çokça penceresinden bana bakan çocuklarla ayaküstü muhabbelert istiyorum...
Bir gün sana da gelmek istiyorum...
Bu yazıya 4 yorum yapıldı.
Sana bir sevinçlik menevişli kuş yolladım
Son kuşlarımdı bunlar, dedim telef olmasın
Geçti artık göğsümde kuş barınmaz anladım
Esti rüzgâr bozuk bozuk, örselendi yüreğim
Eksik gedik nem varsa ezberden tamamladım
Bende sönen şavkıması sürsün diye yaşamın
Bu kuşları senin için gözlerimde sakladım.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre