Korkaklık

Dilim parmaklarımın ucunda itiraf eder gibi ama bir o kadar da korkak aslında sus der gibi. Gurur kırıcıydı belki söylemek istediğim şeyler ama bana baktığı her an yıkılırdı kurduğum her sözcük. Oluşturduğu yığın içimi acıtırdı, işlerdi en derinden. Yanlıştı belki böyle devam etmeye çalışmam, doğru olan yargılara en yakınken onları en uzaktan seyredebilmem. Suçlulukla izliyordum ardında geçen her saati. Solmuş yüzüne güneşten yayılan her ışık zerreciği deydiğinde  hayat buluyordu unutulmuş her hücre. Yeşille hayat bulurdu onu anlatan her şey. Her su damlacığı dans ederdi vücudunun olabildiğince her yerinde. İmkansızdı tasviri gördüğüm anın. Bırakırdı kendi suyun içinde. Her saç teli olabildiğince özgürdü. Yol alırdı akıp giden dalgaların akabinde.