İçinde bulunduğumuz yüzyılla övünürüz genellikle. 'Teknoloji gelişti', 'Artık çocuklar eskisi gibi değil; hepsi zehir gibi' ya da 'Her türlü imkana sahibiz; ne de olsa bilgisayar devrinin çocuklarıyız' gibi söylemlerin sıkça dile getiriliyor oluşunu bu düşüncenin destekleyici ögeleri olarak öne sürsek herhalde yanlış olmaz. Fakat yeri geldiğinde dile getirmekten geri durmadığımız bunca güzellik içinde bir şeyi unuttuk; "KONUŞMAYI"...
Bir konuda haklı olmamız, konuşmayı biliyor oluşumuzu göstermez... Ya da 3-5 kelimeyi süsleyerek bir araya getirmek, afilli cümleler kurmak da konuşmayı biliyor oluşumuzu göstermez... Artık insanların laf kalabalığına doyduğu bir devri yaşıyorken; önemli olan söz söyleme sanatı değil, sözü incitmeden söyleyebilme sanatını layıkıyla icrâ etmektir. Karşıdakini kırmadan kendini anlatabilen kişi haksız da olsa hoşgörü ile karşılık bulur. Benzer şekilde; karşısındakinin duygularını incitmemeye özen göstermeyen kişi de, haklı olsa dahi gizli de olsa bir nefretle muamele görür.
Farklı bir açıdan olaya yaklaşalım ve gündelik yaşamda çevremizle tartıştığımız konuları ele alalım... Ya siyaset, ya spor yahut magazin gündemi... Gerek siyaset, gerek spor olsun; bu hususlarla ilgili konuşmalar dahi kavga çizgisine varacak şekilde son derece sığ tartışmalar haline dönüşüyor. 'Bilmediğinin farkında dahi olmayan iki karşıt görüşün çarpışması' şeklinde özetleyebileceğimiz konuşma sayısı bir hayli arttı. Magazinle ilgili konuşmaları zaten ele almıyorum bile. Bu kadar düşmüş bir haldeyken, bu konu üzerine söz söylemek bile gereksiz... Ne yazık ki artık 'kim kimle ne yapıyor'u konuşur olduk...
Siyaset ve spor gibi gündelik, sıradan konuları konuşurken dahi son derece kırıcı oluşumuza dikkat çekmek istiyorum... Muhatabımızın kalbini bu tarz gereksiz konularda dahi üslup hatalarından ötürü kırabiliyoruz. Hem de hiç çekinmeden... "Kalp kırmak Kabe'yi yıkmak gibidir" manasına gelen Hadis-i Şerif düşünüldüğünde, telafisinin ne denli zor olduğu anlamak çok da zor olmayacaktır herhalde.
Konuşmayı, anlaşmayı unuttuğumuz bu dönemde kalp kırmamaya daha fazla özen gösteren bireyler olmamız ve bu konuda bizden çok daha özenli nesillerin yetişmesini dilemekten kendimi alamıyorum...
Sıkça tekrarladığım yanlışlarımdandır üslup eksikliğim... Bu yüzden uzun bir aradan sonra böyle bir yazı yazma gereği duydum herhalde. Farklı yazılar aracılığıyla daha sık birlikte olmak dileğiyle... =)
Bu yazıya 1 yorum yapıldı.
Uzun zamandır yazmıyordun... Bu tarz yazılarını özlemişim =) Güzel yazıyorsun... Devam etmen dileği ile... Eline, yüreğine sağlık. Gerçekten de üslup sıkıntısı yaşıyoruz. Hangi konuda olursa olsun, kalp kırmakta üstümüze yok :( Daha dikkatli olmamız lazım. Yazılara yorum yapmam pek ama, okunduğunu ve beğenildiğini bil istedim :) Kolay gelsin...
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre