Elin oğlu musun nesin. Sana sesleniyorum. Dinle beni ne olur?
Kimsin, ne işle meşgulsün bilmiyorum.Beni soracak olursan ben seni daha tanımadan seven biriyim.
Belki dünyanın en asabi erkeğisin.Kimseye tahammülün yok.Öyle olur olmaz herşeye parlarsın.
Belki dünyanın en titizi sensin . En ufak bir toza kire karşı alerjin var.Evlenince, eşinin evi tertemiz tutmasını istersin.
Kimbilir belki hala istemsizce bir kızı seversin.Onunla evlenmeyi ümit edersin.Hatta belki bugün ona evlenme teklifini nerde etsem ona hangi yüzüğü armağan etsem diye hayaller beslersin.
Kim olursan ol şunu bil ki ben daha tanımadan sevdim seni. Duymadan sesini aşina oldu kulağım sesine. Görmeden daha dudaklarını öpesim geldi tam orta yerinden.Görmeden kollarını kucaklayasım geldi.
Ve daha tanımadan seni karakterini kabul ettim gerçeği…Acı ya da tatlı nasıl olursa olsun daha tanımadan kabul ettim iyi ve kötü tüm özelliklerini.
Değilmi ki Rabbim beni senin kaburga kemiğinden yaratmış.Değilmi ki Rabbim dileseydi kadınların kendisinden başka eşlerine secde etmelerini emredermiş.
Ben de öylece kabul ediyorum tüm huylarınla seni.
Dünyanın en cimri erkeğisin belki. Evlensen bile sevdiğine dair tek kelime edemezsin eşine.
Sevgini açığa vurmadan içinde beslersin belki.
Belki nezaket nedir bilmezsin.Öyle düşünmeden patavatsızca laflar söylersin olur olmaz yerlerde.
Belki vermenin ne demek olduğunu dahi bilemezsin. Yardıma ihtiyacı varsa birinin ellerin titreyerek verirsin ya da.Paranın bitecek olmasından endişe edersin.
Belki kariyer delisisin. Şu an dünyanın bilmem neresinde bitirmek için tezinle ilgilenirsin.Ve dersin “evlilikte neymiş? Kadın dırdırı çekmekten başka…”
Belki dünyanın en çirkin erkeğisin.Hiçbir kadının şefkatle bakacağı kadar güzel değilsin.
Belki öyle uzun ki boyun. Dünyada hiçbir kadının boyu sana göre değil.
Ya da dünyanın en kısa boylu kişisisin.Olur da evlenirsen bir kadınla, kadına yazık edersin.
Belki gözlerin görmüyordur.Kulakların duymuyordur ya da ne bileyim dilin tek kelime edecek kadar dahi dönmüyordur.
Ya da gözlerin vardır ama görmüyordur kimseyi.Kulakların vardır ama işitmezsin bir kadının sesini.Önemsemezsin.Dilin vardır ama manalı tek bir kelime edemezsin.
Belki evlenmek sana bir gökyüzü kadar uzak.Sorumluluk alamayacak kadar çok sorumluluğun var.
Ya da hayatının baharındasın daha.Yolun başındasın.Gençliğini bir kadın yüzünden heder etmek istemezsin.
Yapacağın çok işin vardır daha.Bir kadın, istekleri ve istekleriniz neticesinde doğan bir bebek…Tek başınayken hayatta.Bir kaç sene içinde üç oluvermek yani.
Evin içi bomboşken bir anda bebek mamaları, alt silme bezleri ve bir kadına dair mahrem herşey…
Evlenmek ne kadar da zor gelir sana…
Ama diyeceğim o ki elin oğlu.Ben seni daha tanımadan her halinle sevdim.
Her halini kabul ettim….Yalnız ben kendimi sana pay etmek istedim eğer sen de kabul edersen…
Şöyle bir baktım hayatıma.Yolu çoktan yarı etmişim. Geriye diğer yarısı kalmış.
İsterdim ki kalan yarısında yolumun, bana eşlik edesin.
İsterdim ki bana eş, kalbime aşk olasın.
Kariyer delisiysen eğer ilerlemen için sana yardım etmek elinden tutmak isterim.
Titizsen eğer kalbindeki tüm siyah noktaları helalin olup temizlemek isterim.
Sessizlik istiyorsan eğer kendi sesimle hayatında sana rahatsızlık veren tüm sesleri bastırırım.
Gözlerin yoksa eğer gözlerimi sana armağan ederim.Senin için bakarım dünyaya. Görmeyi istediklerini görmek ve sana göstermek için elimden ne gelirse yaparım.
Duyamıyorsan eğer , senin duymayı istediklerini dinler, duymaktan hoşlanmadıklarını da duymazdan gelirim.
Dilin yoksa eğer kelimelerin olurum. Ya da dilersen cümleler kurar seni anlatırım saatler boyunca.
Yalnız kalmayı istersen eğer senin asla yalnızlığın olamam.Ben yalnız yaşamanı değil hayatı benimle yaşamanı dilerim.
Yastığının yarısını bana ayırmanı isterim.Gözlerini benim yanımda yummanı dilerim.
Hayatının kalanını özgür, bir başına geçirmeni istemem. Seni bağlayan, günahlardan koruyan, kalbini ve aklını muhafaza eden olmak isterim.
Sen istemesen de beni, ben seni isterim.
Eğer bilsen senin eşin olacağımı yoluma çıkmak istemezsin kimbilir.
İstediğin kadın benden farklıdır belki de. Çok bakımlıdır mesela. Az konuşur. Evinden, eşinden ve çocuklarından başkasını düşünmez.
Ben cildimden çok yüreğime bakarım. Az çok güzelimdir dıştan bakarsan ama içimde kokuşmuş öyle çok günahlarım vardır ki benim onları temizlemeyi isterim önce…
Kelimelerim vardır benim söylemeyi istediğim. Dinlemekten yorulsan da beni, evimizin duvarlarına anlatmayı isterim.
Ve her çocuk benim çocuğumdur aslında. Üzgünüm ben sadece öz evlatlarımı değil, dünyadaki tüm çocukları düşünürüm.
Aç kalan, yatacak sıcak yatağı olmadığı için sokaklarda korku içinde sabahlayan çocukların sancısını SENİN YANINDA, SENİNLE BERABER çekmeyi isterim.
Onlara çözüm sunmak ve onlar için ağlamak isterim.
Ben dünyadaki tüm çocukların annesi olmak isterim..
Ama ben bir tek eşim olsun isterim. Bir tek eşim olsun ve ebediyen de benim yanımda kalsın isterim.
Ölene kadar dünyadaki tüm çocukların annesi ve babası olalım isterim.
Ve ben senin kadının olmak isterim.
Seni sıkmayı değil seni neşelendirmeyi isterim. Baktığın zaman kalbinde sıcaklık olmayı ayrı kaldığında hasretin olmayı isterim.
Ama herşeyden önce artık karşıma çıkmanı isterim. Karşıma çıkmanı ve seni sevmeyi isterim.
Seni tanımaya ne hacet. Sen benim eşim olacaksan eğer ben yalnızca sana saygı duymayı isterim.
Saygıyla sana kendimi sunmayı isterim.
“Seneler var ki seni beklerim, nerelerdesin ey yar ” diyerek sana hesap sormak isterim.
Ya da şimdi yaptığım gibi sessizce sana dua etmeyi isterim.
“Allah'ım eşim olacak bu kimseyi sen koru ve onun kalbine benim sevgimi koy”demeyi ve beni seveceğin günün gelmesini sabırla beklerim…
Bu yazıya 1 yorum yapıldı.
Hey Sen! Hadi yorum yap...
Cevap yazdığın kullanıcı: Fatih Emre