İnce belli bir gecede hüzün...
Gece daha yeni yeni çöküyordu. Ay daha yeni gülümsemeye başlamıştı karanlığa. Hüznü karşılamaya çıkmıştı tek tük yıldız tanesi. Sokaklar boştu... Kaldırımlar, şiirlerde olandan daha kuruydu sanki... [...]
Gece daha yeni yeni çöküyordu. Ay daha yeni gülümsemeye başlamıştı karanlığa. Hüznü karşılamaya çıkmıştı tek tük yıldız tanesi. Sokaklar boştu... Kaldırımlar, şiirlerde olandan daha kuruydu sanki... [...]
Sayfalarca anlatır masallar. Öve öve bitiremezler az gidilip uz gidilen mekanları. Dere çıkar karşısına... Gider... Tepe yükselir baş ucunda... Yine gider... Hep en uzak yerlerde bir şehir vardır. Cen [...]
Gecenin tam orta yerinde yani saat tam hüznü beş geçe, durur zaman. Sığıntı bir hayal parçası avuçlarındadır. Aklının kaldırım taşları oynamıştır çoktan yerinden. Demini daha yeni almıştır göz yaşları [...]
Görür görmez tanımıştım hemen. Üzerinde yırtık bir ceket, ayağında delik pabucuyla köşeyi döndüğünde. Çok değişmişti aslında. Saçları hüzün beyazı, teni keder sarısına boğulmuştu. Zar zor duyuluyordu [...]
Saat şuan sensizliğin ötesi, sensizlik damarlarımda geziyor sanki.. Bir kalp atışı sana olan sevgimin kanıtıdır, bilirsin sen yanımdayken hızlı atan kalbimi.Sanki yerinden çıkacak, dile gelip haykırac [...]
İşte boş ve aksak bir gece daha. Öylesine olağan ve öylesine sıradan. İçinizi ürperten, soğuk duvarlar ve sehpanın üzerinde duran bir miktar tütün. Dumanında karamsar ve mutsuz sonla biten hayâller. E [...]